KARADAĞ
Osmanlıların Karadağ’ı fethi, I. Murat ve I. Bayezid
dönemlerinde başladı. Fatih Sultan Mehmet zamanında ise tamamı fethedildi ve özerklik
statüsü verildi. Karadağlılar; 1878 Berlin Antlaşması ile bağımsızlıklarını elde edene kadar, 1711, 1712 ve 1714 yıllarında Osmanlı Devletine karşı isyan çıkardılar. 1914
-1918 yılları arasında Karadağ Krallığı’ndan sonra, Yugoslavya Cumhuriyeti’ni
oluşturan altı cumhuriyetten biri oldu. Yugoslavya’nın parçalanması sonucunda
önce Sırbistan – Karadağ federasyonunda yer aldı, sonra da 3 Haziran 2006
yılında bağımsızlığını kazandı.
Yüzölçümü: 13.812 km2, Nüfusu: 620.029( 2011 sayımı ),
Başkent: Podgorica, Resmi Dili. Karadağca, Sırpça, Tanınan Diller: Boşnakça,
Arnavutça, Hırvatça, Para Birimi: Euro, Önemli Şehirler: Podgorica, Niksic,
Pljevlja, Cetinje, Herceg Novi, Budva, Ulcinj, Etnik Yapı: Karadağlı % 45;
Sırp: %28,7; Boşnak % 8,6; Arnavut: %4,9; Diğer: % 12,8
HERCEG NOVİ
![herceg novi - karadağ herceg novi](https://2.bp.blogspot.com/-mSmlUr3i2zc/WwFSHe7QSCI/AAAAAAAAERk/fRT1XBLPXdoj9PZT6DkWdyhy3L-XHdjpgCLcBGAs/s400/3U8A7274-herseg%2Bnovi-16.20-b.jpg) |
Herceg Novi |
Hırvatistan sınırını geçip Karadağ’a girdikten 5-10 km sonra
Herceg Novi’ye geliyorum. Herceg Novi, Kotor Körfezi’nin etrafında inci gibi
dizilmiş, şirin kasabalardan birisi. Nüfusu 2011 sayımına göre 19.536. Bunun %
33,68’ini Karadağlılar, % 49,44’ünü Sırplar, % 2,15’ini ise Hırvatlar
oluşturuyor. 1382 yılında Bosna Kralı Stefan Tvrtko tarafından, bir balıkçı
köyü üzerine kale olarak kurulmuş. 1482 -1687 yılları arasında Osmanlı
egemenliğinde kalmış.
![herceg novi herceg novi](https://3.bp.blogspot.com/-loowpRWYCrw/WwFSHw-3mrI/AAAAAAAAETE/nVk7NwvvRXI6ok867VQaXQyDm5adzOLUACEwYBhgL/s400/3U8A7277-herseg%2Bnovi-16.26-b.jpg) |
Herceg Novi |
Görülecek yerler olarak,
Herceg Novi Kalesi, Kanlı Kule, Sırp Kilisesi St. Michael Achangel, 19.
yüzyılda Avusturyalılar tarafından inşa edilen saat kulesi, bulunuyor.
Kaplıcaları, çamur banyoları ve şehir yakınındaki plajları ile Karadağ’ın
turizm merkezlerinden birisi. Ben, fazla zamanım olmadığı için sahil şeridinde
biraz dolaştıktan sonra Kotor Körfezini dolaşmaya, keşfetmeye devam ettim.
RİSAN
![risan-karadağ karadağ risan](https://4.bp.blogspot.com/-GB1I-73025k/WwFcSr8zgaI/AAAAAAAAEU4/79sca3J7ki84bwDfF7a5mz7lpkAgT2oFQCEwYBhgL/s400/3U8A7301-16.57-risan-karada%25C4%259F-22-b.jpg) |
Risan |
“Gezinin en güzel bölümü yolda olmaktır” derler. Ben kendim
için bunu bir adım daha ileri götürür, “yolda olmanın en güzel kısmı da, bunu
arabamla yapmaktır” derim. Kotor Körfezi gibi bir cennet manzarayla giderken,
karşıma nelerin çıkacağı az çok belliydi. Bu nedenle arabamı nispeten yavaş sürüyor, bu
cennet gibi koyları görünce, kimi zaman durup, fotoğraf çekmeyi ihmal
etmiyordum. Bu yerleşimlerden birisi de Risan’dı.
![risan - karadağ risan](https://2.bp.blogspot.com/-xNtCVHl3s2Q/WwFdX8_vO1I/AAAAAAAAEVE/KJTbKmWlku07Qudgt7S9rvWUe-959Nn4gCLcBGAs/s400/3U8A7315-17.02-risan-karada%25C4%259F-22-b.jpg) |
Risan |
2011 sayımına göre 2.048 kişinin yaşadığı Risan, 1900
yılında yaklaşık 5.000 nüfusluymuş. Kasaba, güzel plajları ve deniziyle, önemli
turizm noktalarından birisi. Görülecek yerler olarak, St. Peter ve St. Paul
Kilisesi, Banja Manastırı ve Roma Mozaikleri var.
PERAST
![perast-karadağ perast](https://1.bp.blogspot.com/-WGGBSPImb74/WwFStnC4-PI/AAAAAAAAETo/QUJplZBcjh85OTQtv2sMe9Q0Ey4gXbFgQCEwYBhgL/s400/3U8A7330-perast-11-17.30-b.jpg) |
Perast |
Çevremden bazen, Balkan gezimin en beğendiğim yerlerini
sorarlardı. Etrafımdaki dostlarıma da söylediğim gibi, Bosna Hersek’teki Pljeva
Köyü ile bereber Kotor Körfezi yolculuğu, Balkan gezimin başköşesi, hayal gibi
bir yolculuklardı. Bu hayal gibi yolculuklardan Kotor Köfezi’nin en beğendiğim
noktası da Perast’tı.
![perast-karadağ perast](https://1.bp.blogspot.com/-tV8-taYWR_o/WwFSwNg7dGI/AAAAAAAAETw/FQDds0S4LpIgo_v8r_Xz_jPmZHUOgsU9gCEwYBhgL/s400/3U8A7331-1-17.30-b.jpg) |
Perast |
2011 nüfus sayımına göre 269 kişinin yaşadığı Perast, 18.
Yüzyılda dört aktif tersane ve yüz gemiden oluşan filosu ile 1.643 kişilik
zengin bir yerleşim birimiymiş. Venedik Cumhuriyeti’nin himayesinde olduğu 1420
– 1797 yılları arasında ve sonrasındaki Avusturya döneminde, on altı barok
saray, on yedi Katolik kilisesi, iki Ortodoks kilisesi yapılmış. Orta Çağ ve
Venedik’i günümüzde yaşatan bu zengin tarihi miras ve tarihi doku; denizle, tabiat
güzellikleriyle kucaklaşıp, Perast’ı, değerli ve unutulmaz yapmış.
Buyoviç Konağı/Sarayı( Bujovic Palace )
![perast buyoviç konağı perast-karadağ](https://4.bp.blogspot.com/-ORn8FAOI9-U/WwFTDomoSvI/AAAAAAAAEUQ/0Rkq2xgrfDsybf8PHwEc_Nsh8SCcfclpgCEwYBhgL/s400/3U8A7340-1-17.38-b.jpg) |
Perast - Sol tarafta Buyoviç Konağı/Sarayı |
Perast’ın girişinde, yolun bir tarafında tarihi mimari
yapılar ve diğer tarafında da denize girenleri görmüş, arka plandaki manzarayla
bunları kadrajlayıp çekmiştim. Daha sonra, fotoğraftaki bu binayı/sarayı merak
etmiş ve unutamamıştım.
Saraya adı verilen Vicko Bujovic 1660 – 1709 yılları
arasında yaşamış bir Venedik askeri komutanı ve Perast’ın yöneticisiymiş. Mora
savaşı sırasında gösterdiği başarıyı ödüllendirmek isteyen Venedik Hükümeti,
Bujovic’in lüks içinde yaşamasını sağlamak için,( 1694 yılında biten ) bu
sarayı inşa ettirmiş. Güzel taş işçiliği, taş korkuluk, veranda ve balkonları
ile dikkati çeken Saray, 1937 yılından beri şehir müzesi olarak kullanılıyor.
Venedikli Mimar Giovanni Battista Fontana’nın eseri.
St. George( Sveti Dordi ) ve Kayalar Bizim Leydi( Gospa
od Skrpjela ) Adaları
![kayalar bizim leydi adası-perast-karadağ gospa od skrpjela-karadağ](https://3.bp.blogspot.com/-S4O-uAPQAvE/WwFSpoUfwXI/AAAAAAAAETo/Av-20Xy6EVoM36s3H6Zdl6vZeRDrCekmACEwYBhgL/s400/3U8A7322-17.18-solda%2Bst.george%2Bmanast%25C4%25B1r%25C4%25B1%252C%2Bsa%25C4%259Fda%2Bkayalar%25C4%25B1n%2Bleydisi%2Badas%25C4%25B1.-1-17.18-b.jpg) |
Perast - Solda St.George, sağda Kayalar Bizim Leydi adaları |
Perast’ın hemen yakınındaki bu iki adacık, Kotor Körfezi’nin
o doyulmaz manzarasını, adeta masalsı bir havaya büründüyorlar. Bu adaların her
ikisi de, tablo gibi manzarası olan bir şapele sahip bulunuyor. Farklı olarak, 3 bin
30 m2’lik bir alana sahip ve yapay olan “Kayalar Bizim Leydi”( Gospa od Skrpjela
) adasının, ilginç bir hikâyesi var:
![perast-kayalar bizim leydi adası gospa od skrpjela-karadağ](https://2.bp.blogspot.com/-e2B9u1sVfrE/WwFSixbL2cI/AAAAAAAAETE/UPLctqxWAuArmWa5Q-3twWV8e8N6DyV0wCEwYBhgL/s400/3U8A7320-kayalar%25C4%25B1n%2Bleydisi%2Bkilisesi-perast-karada%25C4%259F-1-17.18-b.jpg) |
Perast - Kayalar Bizim Leydi adası |
Perast’ta hastalığı şifa bulan Hırvat iki denizci kardeş, 22
Temmuz 1452’de, körfezin sığ bir yerindeki kayalıkta/resifte, Meryem Ana
ikonasını bulurlar. Bunu bir mucize işareti olarak gören kardeşler, bu yere bir
ada ve kilise inşa etmeye karar verirler. O zamandan beri, her gemi geçerken bu
resife/kayalığa taş atar. Seneler sonra yavaş yavaş adacık ortaya çıkmaya
başlar. Sonunda, Kilise( Kayalar Meryem
Ana Roma Katolik Kilisesi ) 1722 yılında inşa edilir.
Smekja Sarayı
![perast-smekja sarayı perast-karadağ-semekja sarayı](https://3.bp.blogspot.com/-sEdJI3X42RI/WwFSxDmeQpI/AAAAAAAAETw/YAeWovhpUZc2VV56GxxmWXq1-3bFgp89ACEwYBhgL/s400/3U8A7331-17.30-Smekja%2BPalace-b.jpg) |
Perast - Smekja Sarayı |
Perast’taki sarayların en büyüğü olan Smekja Sarayı, deniz
kıyısında yer alıyor ve iki ayrı yapıdan oluşuyor. Üç katlı yapı, Korcula
adasından getirilen taşlarla yapılmış. Perast’ın ileri gelenlerinden Kont Petar
Smekja tarafından 1764 yılında inşa ettirilmiş.
Aziz Nikolaos Kilisesi
![perast-aziz nikolaos kilisesi perast-karadağ](https://2.bp.blogspot.com/-VH_IWqnsTio/WwFS8fY2u7I/AAAAAAAAEUI/oAl6JNa8WvopiZFPJFmpQFokrHTSI5W7wCEwYBhgL/s400/3U8A7337-17.35-b.jpg) |
Perast - Aziz Nikolaos Kilisesi |
Kilise, 1616 yılında inşa edilmiş. Kilisenin yanında, 1691
yılında, İvan Skarpa tarafından Romanesk ve Rönesans tarzlarında görkemli bir
çan kulesi yapılmış. 1713 yılında Başpiskopos Matija Zmajevic tarafından büyük
bir çan hediye edilen kuleye, 1797’de iki küçük çan daha eklenmiş. Kilisede,
Perast’ın ünlü ressamı Tripo Kokolia’nın( 1661-1713 ) zengin resim koleksiyonu
sergileniyor.
DONJA LASTVA
Donja Lastva, Kotor Körfezi kıyısındaki, tablo gibi güzel
yerleşimlerden birisi. Tivat Belediyesi’ne bağlı bir mahalle. 2011 sayımına göre
751 kişilik nüfusunun % 41,9’unu
Hırvatlar, % 30,9’unu Karadağlılar, % 16,3’ünü Sırplar oluşturuyor.
Çok güzel ve keyifli bir Kotor Körfezi yolculuğundan sonra,
yer ayırttığım motele/pansiyona geliyorum. Yol bulucumun/Navigasyon’un
söylediği yere aracımı çekip bahçeye doğru yöneldim. Sarışın-kumral 30’lu
yaşlarında bir kadındı ev sahibi. İngilizcesi çok azdı, ama bana içten bir
şekilde yardımcı olmaya çalışıyordu. Aradığım yerin burası olmadığını ve o yeri
de bilmediğini söyledi. Aracımın evinin önünde kalmasına içtenlikle rıza
gösterdi.
![donja lastva-karadağ donja lastva-karadağ](https://4.bp.blogspot.com/-5oIKNW2yyK8/WwFlt8w6ZeI/AAAAAAAAEVY/a6re83eDhskmM9ve9_ni_9Dm8IEJgfPPwCEwYBhgL/s400/3U8A7347-2.jpg) |
Donja Lastva'dan |
Verilen adreste Motel Penic’i bulamayınca sahile doğru
yürüdüm. Yolun sol tarafında sivri kulesiyle küçük bir kilise, bölgeye has
kırmızı kiremit çatılı taş evler, yolu süsleyen birkaç palmiye ağacı, vardı.
Yolun sağında ise yürüyüş yolu ve deniz, kıyıya demirlemiş tek tük sandal ve
yat, onun devamında ise bölgenin mimari dokusuna uygun yapılmış çok güzel ve
lüks, taş bir otel( Carrubba Oteli ) bulunuyordu. Aradığım yeri sormak ve biraz
da içerisini görmek amacıyla otele gittim. Resepsiyondaki genç iyi karşıladı,
ilgilendi. Sonra Motel sahibini arayarak beni görüştürdü. Motel sahibi ile
kilisenin orada buluşmak üzere anlaştık. Resepsiyondaki gence teşekkür ettim.
Gerçekten hiçbir karşılık beklemeden, zamanını bana ayırıp, sorunu çözmüştü.
Takdire değer bir davranıştı.
![donja lastva-karadağ donja lastva-karadağ](https://2.bp.blogspot.com/-LOIIpn-jjek/WwFlx9AGwxI/AAAAAAAAEVU/erR3-qfYV5wXM5_Mw0xvSgXeOjn2S1Q4wCEwYBhgL/s400/3U8A7346-donja%2Blastva-2.jpg) |
Donja Lastva - Kaldığım Motel |
Motel sahibi ile Kilisenin orada buluştuktan sonra motele
gittik. Motel 100 metre ileride ve arabayı bıraktığım evin iki bina yanındaydı.
Büyükçe bir bahçenin içerisinde, iki katlı, beyaz boyalı, güzel bir köşk
görünümündeydi. Herhalde, henüz yeni hizmete girdiği için komşuların haberleri
olmamıştı. Ayrıca, binanın motel olduğunu belirten hiçbir yazı ve işaret de
yoktu. Her neyse… 15 Euro ödeyerek kaldığım bu yeri çok beğendim, temiz ve
rahat buldum.
Hava kararmak üzereydi. Deniz kıyısı boyunca tekrar bir
yürüyüş yapıp, motele döndüm.
BUDVA
![budva-karadağ karadağ-budva](https://1.bp.blogspot.com/-u9giIVvwlRo/WwFn45weWwI/AAAAAAAAEXk/NKWvp0V_0mgOORV1-K5rYpVofdnOiRYsQCEwYBhgL/s400/3U8A7423-1-budva.jpg) |
Kuşbakışı Budva |
Kotor Körfezi’nden sonra ilk durağım Budva oldu. 2011
sayımına göre 13.338 nüfuslu olan kasabanın % 48,19’unu Karadağlılar, %
37,71’ini Sırplar oluşturuyor. 1420-1797 yılları arasında Venedik himayesinde,
sonrasında da Avusturya hâkimiyetinde kalmışlar.
![budva-karadağ karadağ-budva](https://1.bp.blogspot.com/-M_MT064Ezj4/WwFqlTVkWRI/AAAAAAAAEZc/8qXUWl_7ao4SvmY-LjvF3kLfiyroHjvugCLcBGAs/s400/3U8A7351-1.jpg) |
Budva'dan |
Budva; tarihi, denizi, kumu, güneşi, plajları, diskoları,
gece hayatı ve marinası ile turizmin her türüne hitap ediyor. Budva ve
çevresinde, uzunlukları 21 kilometre olan, çoğu mavi bayraklı 17 plaj
bulunuyor. Budva, bu özellikleri ile
Karadağ turizminin lokomotifi olmuş. 2013 yılında, 668.931 turist Budva’yı
ziyaret edip, 4.468.913 gece kalmışlar. Bu sayı da, Karadağ turizminin %
47,5’ni oluşturuyor.
![budva-karadağ karadağ-budva](https://3.bp.blogspot.com/-LhXl6wucrWU/WwFnGoxxH6I/AAAAAAAAEWQ/Ukr4mPu64T0l5Ie_PN1LLevMcX6QWmJZwCEwYBhgL/s400/3U8A7371-budva-1.jpg) |
Budva - Stari Grad( eski şehir ) |
Arabayı bıraktığım yerin yakınında bulunan eski şehir( stari
grad ) ile başladım dolaşmaya. Eski şehir, küçük bir yarımadada, yüksek kale
duvarları ile korunmuş bir bölge. Yüzyıllarca Venedik himayesinde kalan bu
bölgedeki ortaçağ evleri ve Venedik tarzı diğer yapılar restore edilerek, Budva’nın bu
kesimi, adeta küçük bir Dubrovnik haline getirilmiş. Eski şehrin tarihi
atmosferine uygun kafeler ve dükkânların da bulunduğu, tarih kokan bu dar
sokaklarda yürümek, zamanda yolculuk yapmak gibiydi. Ortaçağı ve o tarihi
dönemleri tekrar yaşamak gibiydi. Karadağ Devleti’nin; Dubrovnik’le benzer
tarihi süreçleri yaşayan Budva’da, böyle bir restorasyon projesini hayata
geçirmiş olmasını takdirle karşıladım. Sınıf atlama diye değerlendirdim.
Karadağ Turizminin vardığı noktayı göstermek için 2017 yılı turizm istatistiklerine bakmak yeterli:
- 80 milyon nüfuslu Ülkemize gelen turist sayısı = 32 milyon
- 620 bin nüfuslu Karadağ'a gelen turist sayısı = 1,877 milyon
Seslerin Anası Çanı
![budva-long ships golden bell mother of voices bell](https://4.bp.blogspot.com/-xh_WsoQeHiI/WwFqSInLSgI/AAAAAAAAEZU/BOxzIxI-3iAewjpeuHa3Zy5oVvd3NKgsQCLcBGAs/s400/3U8A7375-1-THE%2BLONG%2BSH%25C4%25B0PS%2Bfilminde%2Blullan%25C4%25B1lan%2B%25C3%25A7an.jpg) |
Budva - Seslerin Anası Çanı |
Eski şehirden( Stari grad ) çıkarken, şehir surlarının
dışında ve yanında, yarım metre yüksekliğindeki kare bir beton platform
üzerinde, devasa bir kilise çanı gördüm. 4 metre boyundaki bu çan, Budva içinde
ve çevresinde çekilen, 1964 yapımı “Uzun Gemiler”( The Long Ships ) filminde
kullanılmış. Richard Widmark ve Sidney Poitier’in oynadığı, Jack Cardiff’in
yönettiği filmin bitiminden sonra, söz konusu çan sürekli olarak burada sergilenmeye
başlanmış. Filmin konusu, tamamen altından yapılmış olan ve “seslerin anası”
diye nitelenen, bu devasa ve esrarengiz çanın ele geçirilmesi etrafında
geçiyor.
***
Budva, Dünya çapındaki dev organizasyonlara ev sahipliği
yapması ile de dikkati çekiyor. Rolling Stones grubunun 9 Temmuz 2007’de
verdiği konsere, şehrin iki katı olan otuz beş bin kişi gelmiş. Madonna ise 25
Eylül 2008’de yine bu şehirde konser vermiş.
Kıyı boyunca yürüyüp, marinayı dolaştıktan sonra Budva’dan
ayrılıyorum.
ÇETİNE( Cetinje )
![çetine-karadağ cetinje-karadağ](https://3.bp.blogspot.com/--tNPz2H3asM/WwFnwEujfcI/AAAAAAAAEXs/xzJkceb7L9IRNmJsihTNCN9yYpGPIs6bgCEwYBhgL/s400/3U8A7413-1-Njegoseva%2BCad..jpg) |
Çetine - Njegoseva Caddesi |
Çetine, Karadağ’ın eski kraliyet başkenti ve
Cumhurbaşkanının resmi ikametgâhının bulunduğu tarihi bir şehir. 2011 sayımına
göre, 13.918 kişilik nüfusunun % 91,3’ünü Karadağlılar, % 3,9’unu Sırplar
oluşturuyor.
![çetine-karadağ cetinje-karadağ](https://1.bp.blogspot.com/-SU3f3FFVG0s/WwFyO9EkFXI/AAAAAAAAEac/SYkhK1N-PaY1h0_2LElSx_VOEOQNOFpcgCLcBGAs/s400/3U8A7388-%25C3%25A7etine-2.jpg) |
Çetine |
Çetine’nin, Osmanlı tarihinde ayrı bir yeri bulunuyor.
Osmanlı Devleti, Crnojevic hanedanlığına son vererek 1479 yılında egemenliği
altına aldığı Karadağ’da, özerk bir yönetim kurdu. Karadağ toprakları o
tarihlerde daha küçük bir bölgeyi, yani
şimdiki Çetine ve civarını ifade ediyor ve Zeta Bölgesi diye anılıyordu. 1516
yılından sonra, bölge, Osmanlı Devleti’nin kurduğu bir sistemle, seçimle göreve
gelen Vladika adlı Ortodoks din adamları tarafından yönetilmeye başlandı.
1697’de bu sistem yerini hanedanlığa bıraktı. 18. Yüzyıldan sonra, değişik
zamanlarda Venedik, Rusya ve Avusturya gibi devletlerin himayesinde Osmanlılara
isyan eden Karadağlılar, Osmanlı Devletini uzun yıllar uğraştırdılar. 1878
yılında da bağımsızlıklarını elde ettiler.
***
Şans Eseri, Tarihi Merkez Dvorski Meydanı’nı Buluyorum
![çetine-karadağ cetinje-karadağ](https://1.bp.blogspot.com/-XsTp38xiubw/WwFnucVqa7I/AAAAAAAAEXk/13U4hQEg1n4YHvFO3b2xjDCVIcdiUJvzwCEwYBhgL/s400/3U8A7411-1-%25C3%25A7etine-dvorski%2Bmeydan%25C4%25B1.jpg) |
Çetine - Dvorski Meydanı |
Çetine’ye giriyor ve arabamla bir tur atıyorum. 15-20 dakika
dolaşmama rağmen Milli Kütüphane, Ulusal Müze ve bir anıt heykel dışında bir
şey görememiştim. Şehrin tarihi merkezini bir türlü bulamıyordum. Eksik ve
bilmediğim bir şey vardı… Şehrin dışına atacak diye girmediğim caddeye sürdüm
sonunda arabamı. Köprünün altından geçtikten sonra, bir koruluğun( Njegosev
Park ) yanındaki alana, araba ve turist otobüslerinin park ettiğini gördüm.
Arabamı park edip, rehber eşliğindeki grupla birlikte yürüdükten sonra, hep
beraber güzel bir meydana çıktık… Dvorski Meydanı( Dvorski Trg )’ydı burası.
Kafeler, tarihi eserler, geçmişi yaşatan kimi evler, güzel binalar, hediyelik
eşya satanlar, cıvıl cıvıl insanlar… Dvorski Meydanı’nındaki bu atmosfer,
meydanın devamı olan Njegoseva Caddesi’nde de devam ediyordu. Neredeyse hiçbir
şey göremeden ayrılmak üzereyken, Çetine’nin bu bölümünü şans eseri
keşfetmiştim.
İtalyan Büyükelçilik Binası( Karadağ Milli Kütüphanesi )
![çetine-karadağ milli kütüphanesi cetinje-italyan büyükelçilik binası](https://3.bp.blogspot.com/-Y9CcYs6QJTI/WwFnUBCpm7I/AAAAAAAAEWU/u8nzZ8wSzZUWHwkAQ1k_ObmQUKbBDGBsgCEwYBhgL/s400/3U8A7391-1-natioal%2Blibrary%2Bof%2Bmontenegro.jpg) |
Çetine - İtalyan Büyükelçilik Binası( Karadağ Milli Kütüphanesi ) |
Mimar Corradini tarafından tasarlanan binanın inşaatı 1905
yılında başlayıp, 1910 yılında bitmiş. I. Dünya Savaşı’ndan sonra pek çok
amaçla kullanılan bina, 1960 yılından sonra Milli Kütüphane olarak kullanılmaya
başlanmış.
Vlah Kilisesi
![çetine - vlah kilisesi çetine-karadağ](https://3.bp.blogspot.com/-193aQgqvu_0/WwFuUQ7gV7I/AAAAAAAAEZo/FHhnq3E9LqY_7y3c4JiussP__WHxh-zhACLcBGAs/s400/3U8A7400-11-sa%25C4%259Fda%2BVlah%2Bkilisesi.jpg) |
Çetine - Vlah Kilisesi |
1450 yılında inşa edilmiş olan bu Sırp Ortodoks Kilisesi,
ismini İvan Crnojevic’in sığırlarını koruyan Vlahlardan( Ulahlar ) almış.
Kilise birkaç kez yeniden inşa edilmiş ve son olarak bugünkü halini almış. 1897
yılında bir düzenleme yapılarak, 1858 Garovac Muharebesinde ele geçen Osmanlı
tüfekleriyle, kilisenin etrafında bir
korkuluk oluşturulmuş.
Lovcen Perisi Anıtı( Fairy of Lovcen –Lovcenska Vila )
![çetine-lovcen perisi anıtı cetinje-karadağ](https://4.bp.blogspot.com/-ol_3oA8hgUo/WwFu6N3oSzI/AAAAAAAAEZw/kE_5FreiNLoV0r3ZsB8qdybsYJZW3H70ACLcBGAs/s400/3U8A7400-11-%25C3%25B6n%2Btarafta%2BLovcen%2BPerisi%2Bheykeli-arkada%2BVlah%2Bkilisesi.jpg) |
Çetine - Lovcen Perisi Anıtı( Arka planda Vlah Kilisesi ) |
Bronz heykel, bir elinde kılıç ve öbür elinde defne çelengi
tutan bir kadını tasvir ediyor. Anıt Vlaska Kilisesi’nin önünde bulunuyor. Hikâyesi anlamlı: Birinci Dünya Savaşı’nda
Ülkelerinin safında çarpışmak üzere 350 Karadağlı gurbetçi Amerika’dan yola
çıkarlar. Ancak, Ülkelerine ulaşamadan gemi Arnavutluk açıklarında batar ve
ölürler. Bu anıt heykel, söz konusu Karadağlıların anısına 1939 yılında
dikilmiş.
İvan Crnojevic Anıtı( Monument to İvan Crnojevic )
![çetine-ivan crnojevic anıtı ivan crnojevic anıtı-cetinje](https://3.bp.blogspot.com/-cCAYq4PrHeg/WwFvnP5r1CI/AAAAAAAAEZ8/gSy7s2nfvEUZIL41XOW5akRYQyjUgf2lgCLcBGAs/s400/3U8A7408-11-monument%2Bto%2Bivan%2Bcrnojevic-ivan%2Bcrnojevic%2Ban%25C4%25B1t%25C4%25B1.jpg) |
Çetine - İvan Crnojevic Anıtı |
Heykel; 1465 -1490 yılları arasında 25 yıl süreyle Karadağ’ı
yöneten ve aynı zamanda Çetine’nin kurucusu olan İvan Crnojevic adına, şehrin
500. Kuruluş yıldönümü anısına dikilmiş. İvan Crnojevic, hükümdarlığı
döneminde, Venedik ve Osmanlılarla mücadele etmiş, 1482 yılında Sultan II.
Bayezid ile anlaşarak, Osmanlı Devleti’nin himayesine girmiş. En küçük oğlu
Stanko, daha sonra İslamiyet’i kabul ederek İskender adını almış ve 1514
yılında Karadağ Sancağının sancak beyi olmuş.
Karadağ Ulusal Müzesi( Vladin Dom – Eski Hükümet
Binası )
![çetine-karadağ ulusal müzesi vladin dom-cetinje](https://1.bp.blogspot.com/-BzLwTaAkreQ/WwFnRI_VbwI/AAAAAAAAEWQ/TwR9uzafmjY59vuNYDJJnehwFSih1hXkwCEwYBhgL/s400/3U8A7394-1-national%2Bmuseum%2Bof%2Bmontenegro.jpg) |
Çetine - Karadağ Ulusal Müzesi |
Halen Ulusal Müze olarak kullanılan bina, İtalyan Mimar
Cesare Avguto Koradini tarafından 7 Haziran 1909 – 15 Ağustos 1910 tarihleri
arasında yapılmış. Neo – barok tarzda yapılan binanın cephesinde, saat ve
saatin etrafında çok güzel figürler bulunuyor.
Cipur Çetine Kilisesi( Court Church on Cipur )
![cipur çetine kilisesi-karadağ cipur cetinje kilisesi](https://2.bp.blogspot.com/-_SG6io5b0CM/WwFnZVTPJnI/AAAAAAAAEWo/ynjMO7a_CwgQbmkWliKgWfpK26_A8NN9ACEwYBhgL/s400/3U8A7397-11-cipur%2B%25C3%25A7etine%2Bkilisesi.jpg) |
Cipur Çetine Kilisesi |
Kilise, Çetine’nin Cipur mevkiinde bulunan eski bir
manastırın kalıntıları üzerine inşa edilmiş. Kilise 1886 yılında bitmiş. Fakat
yanlış statik hesaplamalar nedeniyle ciddi hasarlar oluşunca, 1890 yılında
yeniden inşa edilmiş. Bahçesinde, Kral Nikola I. Petrovic ve Kraliçe Milena’nın
mezarları bulunuyor. Kilisede ise Çetine’nin kurucusu İvan Crnojevic’in mezarı
var.
Njegos Müzesi-Biljarda Sarayı( Njegos Museum Biljarda )
![cetinje njegos müzesi cetinje biljarda sarayı](https://1.bp.blogspot.com/-c51WJS3j0Vg/WwFw_wCGWLI/AAAAAAAAEaM/rCg7nOXuTiQIhPdMYrAXhylZRrZg8JLEgCLcBGAs/s400/3U8A7404-biljarda-kraliyet%2Bikametgah%25C4%25B1-22.jpg) |
Çetine - Njegos Müzesi - Biljarda Sarayı |
Çetine’nin tarihi merkezinde bulunan saray, 1838 yılında
Prens-Piskopos Petar II Petrovic-Njegos tarafından yaptırılmış. Başlangıçta
“Yeni Ev” diye anılmış. Ama daha sonra, Prensin bilardo merakı nedeniyle bir
odasına bilardo masası koydurmasıyla, Sarayın adı “Biljarda” olmuş.
Rus Albay Jakov Nikolaevich Ozeretskovsky tarafından
tasarlanan Saray, ortaçağdan kalma feodal bir kale görünümünde: Köşelerde dört
savunma kulesi bulunan, yüksek taş duvarla çevrelenmiş dikdörtgen şeklinde iki
katlı taş bir bina. Zemin katta on bir,
birinci katta ise on dört oda bulunuyor. Saray, 1867 yılına kadar kraliyet
ikametgâhı olarak kullanılmış.
ÜLGÜN( ULCİNJ )
![ülgün ulcinj](https://2.bp.blogspot.com/-81bUWI-0jsI/WwF2jAPq2iI/AAAAAAAAEaw/4EA4xWV6xzAR-Qy2I6fzCwU5s4h02Y9UgCLcBGAs/s400/3U8A7449-ulcinje-11.jpg) |
Ülgün( Ulcinj ) |
Karadağ’ın en güneydeki şehirlerinden olan Ülgün’ün, 2011
sayımına göre nüfusu 10.707. Nüfusunun çoğunluğunu Arnavutlar oluşturuyor.
Arnavut %60,89; Karadağlı % 17,07; Sırp % 8,54; Boşnak % 7,30. Bu yönüyle
Ülgün, Karadağ’daki Arnavut toplumunun merkezi durumunda bulunuyor.
Kuruluşu, M.Ö. 5. Yüzyıla kadar gidiyor. 1405’de Venedik
Cumhuriyeti’ne, 1571’de Osmanlı İmparatorluğu’na, 1878’de ise Karadağ
Prensliği’ne bağlanmış.
![ulcinj ülgün](https://4.bp.blogspot.com/-ESwcsRfwf7k/WwFoFHuAiJI/AAAAAAAAEXk/G4b91AY4wjwoiDXZjAA4Ci1v4j5ikNnCACEwYBhgL/s400/3U8A7438-ulcinje-1.jpg) |
Ülgün( Ulcinj ) |
Ülgün, bir dağın kıyıya bakan tepesindeki 2000 yıllık
kalesi, kale içindeki eski şehri, denizi ve ince kumlu plajları ile turistler
için bir çekim merkezi. On iki km uzunluğundaki Veliki Plazha Plajı, Karadağ
kıyılarındaki en uzun plajı. Şehrin içindeki plajın ismi ise Mala Plazha( Küçük
Plaj ).
Namazgjahu Camii, Kryepazarı Camii, Saat Kulesi’nin ve 200
dükkânın bulunduğu Çarşiya mahallesi, 2009 yılında yenilenerek, tarihi mirasın
korunmasına katkıda bulunulmuş.
İlginç bir bilgi: 17.
Yüzyılda, kendisini Yahudi Mesih ilan ederek Sabetaycılık hareketini başlatan
ve 17 Eylül 1676’da ölen Sabetay Sevi, Ülgün’de, Balsic Kulesindeki bir mezara
defnedilmiş.
***
Kryepazarı Camii( Maja Pazarı Camii )
![kryepazarı camii-ülgün maja pazarı camii-ulcinj](https://4.bp.blogspot.com/-4nwcxWS2hRQ/WwFoJJJKrHI/AAAAAAAAEYQ/b-HF8TE92cE6GB3s6wvO54qnpU846waUACEwYBhgL/s400/3U8A7453-1-Kryepazar%25C4%25B1%2BCamii.jpg) |
Ülgün - Kryepazarı Camii |
Ülgün’e geliyorum. Kasabanın girişi iyi idi. Bir yol
ayrımına geldiğimde, karşı köşede bir cami gördüm. Karadağ’da, şimdiye kadar
bir camiye rastlamamıştım. Arabamı park edip, biraz dolaştım. Cami’nin birkaç
fotoğrafını çektim. Cami 1749 yılında Nureddin Bey( Nuradin beg ) tarafından
yaptırılmış. 1979 yılındaki depremden hasar gören cami, yerel halkın bağışları
ile on beş yıl sonra yenilenmiş. Çarşiya
mahallesinde bulunuyor.
Ülgün Saat Kulesi( Sahat Kulla )
![ülgün saat kulesi sahat kulla-ulcinj](https://4.bp.blogspot.com/-b_o3HlTiCTQ/WwFoPOdzOUI/AAAAAAAAEX8/DjN3jNZaW6YUnhMMaS40YYFvJnq-r4lQwCEwYBhgL/s400/3U8A7457-11-ulcinj.jpg) |
Ülgün Saat Kulesi |
Kryepazarı Camii’nin yanındaki caddenin( Rr. Hafiz Ali Ulqinaku
Caddesi ) biraz ilesinde Saat Kulesi vardı. Karadağ gezimin bu son durağında, (
giderayak ) az da olsa bir Osmanlı – Türk eseri görmüş olmak memnun etti beni.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde, 1754 yılında inşa edilmiş.
Denizciler Camii
![ülgün denizciler camii ulcinj denizciler camii](https://4.bp.blogspot.com/-_UxIhgN1NMA/WwGAjGpY03I/AAAAAAAAEbc/jVPD3xv2M6ouL9Asyk4aIlBRmWT235cwgCLcBGAs/s320/3U8A7442-1-denizciler%2Bcamii-seaman%2527s%2Bcamii-2.jpg) |
Ülgün(Ulcinj )- Denizciler Camii |
Çarşiya Mahallesi’nden sonra arabamla sahile doğru
gidiyorum. Ama trafik gittikçe zorlaşıyordu. Tarihi dokusu bulunan, aynı
zamanda turizmi de yoğun olan küçük kasabalarda, merkeze yaklaştıkça
sınırlamalar başlıyordu. Trafik tabelaları, beni tekrar yamaçlara doğru atıyor.
”Her işte/her şerde bir hayır vardır” sözünün doğruluğu, bir defa daha ortaya
çıkıyor. Trafik tabelaları sayesinde, Ülgün şehir merkezinin bulunduğu koya
hâkim, tepedeki parka gelmiştim. Buradan, kalenin ve şehrin çok güzel panoramik
fotoğraflarını çekme fırsatını buldum. Çektiğim fotoğraflara değer katan
unsurlardan birisi de, koyun hemen kenarında bulunan Denizciler Camii’ydi.
Cami, İşkodralı İbrahim Paşa Buşatliya tarafından,
Krusi’deki savaşta yararlıkları nedeniyle Ülgün Denizcileri adına 1798 yılında
yaptırılmış. Ancak, 1931 yılında zamanın devlet yönetimi tarafından cami
yıkılınca, 2012 yılında, şimdiki cami yapılmış.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder