23 Nisan 2019 Salı

MALEZYA -( Putra Jaya, Kuala Lumpur, Batu Caves, Malakka )






MALEZYA

En nihayet yolculuk vakti geldi çattı. 12 Kasım 2014 Çarşamba günü, Türkiye saati ile 15.00’de uçağımız Kuala Lumpur’a hareket etti. Yaklaşık 10 saatlik direkt uçuş sonrası, yerel saat ile 07.00’de Kuala Lumpur Uluslararası havalimanına indik. Malezya, saat dilimi olarak Türkiye’den 6 saat ileride.
                                                                     ***  

Güneydoğu Asya’da yer alan Malezya; 13 eyaletten oluşan ve “parlamenter monarşi” ile yönetilen federal bir devlet. Eyaletlerden 11’i Batı Malezya’da, 2’si Doğu Malezya’da( Borneo Adası’nda ) bulunuyor. Bu eyaletlerden 9’u Sultanlar, 4’ü valiler tarafından yönetiliyor ve her beş yılda bir dönüşümlü olarak 9 eyaletin sultanından biri Kral olarak seçiliyor. Ülke, 18.000'den fazla adanın birleşmesiyle oluşmuş.

Malezya’nın nüfusu 2006 sayımına göre 26.640.000 kişi. Halkın %50,4’ünü Malaylar, %23,7’sini Çinliler, %11’ini yerliler, %7.1’ini Hintler, %7,8’ini ise diğer etnik gruplar oluşturuyor. Resmi dil Malayca, ama halkın tamamına yakını İngilizce konuşabiliyor. Yüzölçümü 330.803 km2, para birimi Ringgit( RM ). 1 ringgit = 1,25 TL.

Ülkenin resmi dini İslam ve Malayların tamamı ile Hintlerin bir kısmı Müslüman. Çinliler, Budizm; Hintler ise Hindu inancına sahipler. İslam, Budizm ve Hindu inancının yanında, Hristiyanlık inancı da Ülkenin yaygın dinleri arasında yer alıyor.   

                                                                        ***

Ülkenin Kısa Tarihçesi

Malezya, 13'üncü yüzyıla kadar 500 yıl süreyle Srivicala Hindû ve Budist Krallığı'nın bir parçası oldu.  Daha sonra Malezyalı Malakka hükümdarlarının egemenliği altına girdi. Arap tacirlerin etkisi ve Malezya’yı o dönemde yönetenlerin İslam dinini seçmeleri nedeniyle 15. Yüzyılda, İslamiyet Malaylar arasında yayıldı ve bütün yarımadayı kapladı.

1511 yılında Portekizliler, 1641’de Hollandalılar, 1824 yılında ise İngilizler, Ülkeyi, sömürgeleri haline getirdiler. XVIII. ve XIX. yüzyıllarda, İngiltere’nin egemenliğinde olan Malezya, II. Dünya Savaşı sırasında Japonya tarafından işgal edildi. 1948'de Malezya Federasyonu hükûmetine karşı gerillalar bir ayaklanma başlattılar. 1956'da yapılan İngiltere-Malezya konferansından sonra 1957'de, İngiliz Milletler Topluluğu içinde kalması şartı ile Malezya’nın bağımsızlığı kabul edildi.16 Eylül 1963’de; Malezya, Singapur, Saravak ve Sabah’ın katılımıyla Malezya Federasyonu kuruldu. Singapur, 1965’de federasyondan ayrıldı.
                                                                                         

PUTRAJAYA

Kuala Lumpur Uluslararası havalimanına indikten sonra, 40 km mesafedeki, ilk durağımız olan Putrajaya’ya hareket ediyoruz. Malezya’nın idari başkenti olan Putrajaya, Kuala Lumpur yolu üzerinde ve havaalanına 40 km, resmi başkent Kuala Lumpur’a ise 24 km uzaklıkta bulunuyor.

Putrajaya, Malaycada “şanlı oğul” anlamına geliyor. Ülkenin idari hükûmet merkezi; aşırı yoğunluk ve tıkanıklık nedeniyle, 1999 yılında Kuala Lumpur’dan, yeni inşa edilmiş olan Putrajaya’ya taşınmış. Kuala Lumpur, yine Malezya’nın resmi başkenti olarak kalmış. Parlamento binası, kralın resmi konutu ve elçilikler hâlâ Kuala Lumpur’da yer alıyor. Putrajaya; Kuala Lumpur şehri ve Labuan adası gibi federal bir bölge. Nüfusu 88.000 olan şehrin % 97’si Müslüman.

solda Seri Wawasan Köprüsü-ortada Darul Ehsan Sarayı
solda Seri Wawasan Köprüsü-ortada Darul Ehsan Sarayı
Bir bahçe şehir ve akıllı şehir olarak tasarlanan Putrajaya’nın % 38’i, doğal peyzajın geliştirildiği yeşil alanlara ayrılmış. Tamamı Malezya şirketleri tarafından tasarlanan ve üretilen bu şehir projesi 8,1 milyar dolara mal olmuş. Kullanılan malzemelerin sadece %10’u ithal edilmiş.  
menara seri wilayah-devlet binası
Putrajaya Gölü - Menara Seri Wilayah-Devlet Binası
Putrajaya’yı gezerken hayranlığımızı saklayamıyoruz. Yeşil dengesinin çok iyi korunduğu, doğa ile barışık bulvarlar, meydanlar, köprüler, estetik ve mimari değeri olan abidevi binalar, takdirlerimizi kazanıyor. Masmavi Putrajaya Gölü’nün çevresinde yer alan Darül Ehsan Sarayı, Seri Wawasan Köprüsü ve Putra Camii, manzaraya değer katıyor ve manzarayı tamamlıyordu. Persiaran Perdana Caddesi üzerinde gördüğümüz Perbadanan Putrajaya ve Adalet Sarayı gördüğümüz dikkati çeken diğer mimari yapılardı.  

***

KİMLİKLERİN MİMARİ TARZLAR ÜZERİNDEN İFADE EDİLMESİ

Malezya’nın yeni idari başkenti olan Putrajaya'da gördüğümüz mimari eserlerin önemli bir kısmı, İslami Mimari diye de adlandırılan Mağribi tarzında, diğerleri ise modern mimari diyebileceğimiz bir tarzda tasarlanmış ve inşa edilmişti.

Resmi başkent olan Kuala Lumpur ise, Çinli karakteri ağır basan, 1980 yılına kadar çoğunluğunu Çinlilerin meydana getirdiği bir şehirdi. 2010 yılı sayımına göre şehrin %46’sı Müslüman, %35’i Budist’ti. 1970’lerden sonra İslami tarzda binalar yapılmış olsa da, Kuala Lumpur’un genelinde İslami mimari, Budist nüfusun ağırlığı  nedeniyle baskın olamadı.  

Doğrusu, kimliklerin, mimari tarzlar üzerinden ifade edildiği Putrajaya-Kuala Lumpur örneği bana ilginç geldi. Toplumun bütünü içinde önde gelen çoğunluğa sahip üç etnik grup/din( Malaylar%50,4; Çinliler%23,7; Hintler%7,1 ) arasındaki ilişkilerin, tarihsel arka planını merak edip, araştırdım.

***

“Bambu Ağı” sebep, “Bumiputra” Sonuç (mu?)

İki anahtar kelime/kavram çıktı karşıma: “Bambu Ağı” ve “Bumiputra”. Önemli bulduğum için tarihsel gelişimlerini ayrı ayrı başlıklar altında aşağıda anlatacağım bu iki kavramı, şimdilik çok kısa ve birbiriyle bağlantılı olarak şöyle ifade edebileceğim: 15. Yüzyıldan beri bölgede bulunan Çinli göçmenler, zamanla ticarette zenginleşmişler ve azınlıkta olmalarına rağmen Ülke ekonomisinin tamamına yakınını kontrol eder hale gelmişler. Bunu da,( etnik Çinlilerin ) kendi aralarındaki “Bambu Ağı”( Bamboo Network ) denilen ticaret ağı ile gerçekleştirmişler.

Malezya’nın 1957 yılında bağımsızlığına kavuşması sonrasında da “zengin Çinli-fakir ve işsiz Malaylı” tablosu değişmeyince şöyle bir söylem ortaya çıkmış: “Malay olmayanlar siyasi eşitlik istiyorlar, ama bunu sağlamak için öncelikle Malayların ekonomik eşitliklerinin sağlanması gerekir”. Ekonomik eşitsizlikler nedeniyle büyüyen nefret, 13 Mayıs 1969’da Malaylar ile Çinliler arasında bir çatışmaya yol açar ve çoğu Çinli 600 kişi ölür. Çatışmadan sonra 1970’lerde, Hükümet, Anayasanın 153. Maddesine dayanarak, Malaylı bir orta sınıf yaratılması için,  Malaylara sosyal, ekonomik ve politik ayrıcalıklar getiren “Bumiputra” uygulamasını başlatır.

***

BAMBU AĞI ( BAMBOO NETWORK )

" Bambu ağı ", Güneydoğu Asya'daki Yurt dışı Çinliler tarafından işletilen işletmeler arasındaki bağlantıları ifade eden bir terimdir. Güneydoğu Asya’nın denizaşırı Çin iş dünyasını, yani Myanmar, Malezya, Endonezya, Tayland, Vietnam, Filipinler ve Singapur'u Çin(Anakara Çin, Hong Kong, Makao ve Tayvan) ekonomileriyle ilişkilendirir.

Etnik Çin; bugün Güneydoğu Asya'nın ekonomisine hâkim olduğu ve bu ülkelerde ekonomik seçkinler oluşturduğu için bölgede lider bir rol oynuyor.  Öyle ki; Güneydoğu Asya’daki nüfusun yüzde onundan daha azını oluşturan Denizaşırı Çin’in, bölgedeki perakende ticaretin üçte ikisini ve halka açık tüm şirketlerin yüzde seksenini kontrol ettiği tahmin ediliyor.

Güneydoğu Asya'daki milyarderlerin yüzde seksen altısı Çin kökenli. Denizaşırı Çinlilerin orta sınıf azınlık statüsü ve ekonomik girişkenliği, onların "Güneydoğu Asya Yahudileri" olarak tanınmasını sağladı.  1991 yılı Dünya Bankası verilerine göre; Güneydoğu Asya’daki Denizaşırı Çin’in sabit varlıkları 500 milyar ABD Doları, likit varlıkları ise 2 trilyon ABD Dolarıdır.  21. yüzyılın başından bu yana, sömürgecilik sonrası “Güneydoğu Asya bambu ağı” artık Denizaşırı Çin ekonomisinin önemli bir ayağı haline geldi.

***

Tarihi Gelişimi: Hanedan çatışmaları, siyasi ayaklanmalar ve kıtlık gibi olumsuz şartlardan dolayı göç etmek zorunda kalan Çinli tüccarlar, zanaatkârlar ve topraksız fakir işçiler; Güney Çin Denizi'ni geçtiler. Yerleştikleri bölgelerde dayanışma içinde oldular ve Çin mahalleleri kurarak ekonomik ve ticari gelişmelerini en üst düzeye çıkardılar. 1400'lü yılların başlarında, Çin Amirali Zheng, Güneydoğu Asya'da üç yüz gemiden oluşan bir filoya liderlik etti. 1500'den sonra Güneydoğu Asya, “bambu ağı”nın geliştiği bir coğrafya oldu. 1700'lerde, Denizaşırı Çin, Güneydoğu Asya'nın her yerinde tek rakipsiz ticari azınlıktı.

Denizaşırı Çinli nüfusundaki en önemli artışlar, on sekizinci yüzyılın ortalarında başladı.  Yine 1949’da Çin İç Savaşı’ndaki komünist zaferinden sonra, birçok Çinli Güneydoğu Asya ülkelerine göç ederek, Çin dışındaki bambu ağının hızlı bir şekilde genişlemesine yol açtı.

***

Bambu Ağı’nın yapısı: Güneydoğu Asya'daki Çin toplulukları, zamanla büyüyüp geliştiler. Ortak etnik miras, dil ve aile bağları; Denizaşırı Çinli girişimcileri, ev sahibi ülkelerdeki yerli tüccarlar yerine, birbirleriyle iş yapmaya zorladı. Kendi aralarındaki bu işbirliği; sermaye birikimi, pazarlama tecrübesi ve bilgisi gibi avantajlar sağladı.

Aile işletmeleri olan firmalar; girişimcilik ruhu, hızlı karar alma özellikleri ve hiyerarşik düzenleri ile Güneydoğu Asya’nın hâkim ekonomik gücü haline geldiler. Küçük sermayelerle sokak tüccarı ve seyyar satıcı olarak başladıkları girişimlerinin birçoğu, zamanla devasa holdinglere dönüştü.

Bambu ağını oluşturan Güneydoğu Asya Denizaşırı Çinlileri, küçük nüfuslarına göre, bölge genelinde orantısız büyüklükte bir pazarı kontrol ediyor. Denizaşırı Çinlilerin bu ezici üstünlüğü, Güneydoğu Asya’daki yerli çoğunluk açısından, düşmanlık, güvensizlik ve Çin karşıtı duyguların ortaya çıkmasına yol açtı. Bunun sonucunda, örneğin Malezya’da, yerli çoğunluğun Çinli azınlığa karşı daha adil bir ekonomik güç dengesi kazanması için “bumiputra” adı verilen pozitif ayrımcılık kuralları yürürlüğe kondu.

***

BUMİPUTRA

Malayca bir kelime olan Bumiputra, “toprağın oğlu” anlamına geliyor. Malezya’daki nüfusun %67’sini oluşturan; kendilerine sosyal, ekonomik ve politik ayrıcalıklar, öncelikler, imtiyazlar sağlanan kesimi ifade ediyor. Malezya’nın gerçek sahipleri ve birinci sınıf vatandaşları olarak değerlendirilirler. Malezya’daki tüm Malaylara ilaveten, “Orang Aslı” gibi Sabah ve Sarawak yerlileri, Müslüman Hintler, Bumiputra kapsamındadırlar.

Malezya’nın 1957 yılında bağımsızlığını kazandığı yıllarda, azınlık durumundaki Çinliler şehirlerde yoğunlaşarak zenginleşmişler ve Ülke ekonomisinin tamamını yönetir hale gelmişlerdi. Malaylar ise daha fakir, işsiz ve köylü kesimini oluşturuyorlardı. Malay çoğunluk ile Çinli azınlık arasındaki bu ekonomik uçurum, kimi zaman aralarında çatışmalara yol açmış, siyaseten de Ülkenin gündeminden düşmemişti.

10 Mayıs 1969’da yapılan seçimden sonra, Çinli muhalif partilerin sokak gösterileri, Malayların karşı gösterileriyle 13 Mayıs 1969’da çatışmaya dönüştü ve çoğu Çinli olan 600 kişi öldü. Bu büyük çatışmadan sonra, Malaylar tarafından öteden beri dile getirilen “Malay olmayanlara siyasi eşitlik sağlanabilmesi için, öncelikle Malayların ekonomik eşitliklerinin sağlanması” tezi konuşulmaya başlandı.

1970’lerde Malezya hükümeti, Bumiputra için Anayasa’nın 153. Maddesine dayanarak tasarlanan Yeni Ekonomik Politika’yı (NEP) uygulamaya koydu. Bu politika; tanınan ekonomik fırsatlarla, gelişmiş, zenginleşmiş, şehirleşmiş, orta sınıf bir Malaylı toplumunu oluşturmayı ve böylece ekonomik eşitsizlikten kaynaklanan etnik gerilimleri ortadan kaldırmayı amaçlıyordu. 

***

Bumiputralar, vergi indirimlerinden yararlanırlar, üniversiteye sınavsız girebilirler. Kuala Lumpur Menkul Kıymetler Borsası’na kayıtlı olabilmek için, hisselerin %30’unun bumiputra sahipliğinde olması gerekir. Bu şart, Malezya’da faaliyet gösteren yabancı şirketler için de geçerlidir. Yeni konutların satışında belli bir kontenjanın bumiputra alıcılar için ayrılması ve satışta asgari %7 indirim yapılması zorunludur. Hükümet tarafından ihale edilen birçok projede, ihaleye katılan şirketlerin bumiputra’ya ait olması şartı istenir. Bumiputra müteahhitlerine, çeşitli alanlarda uzmanlık kazanmalarını sağlayacak projeler tahsis edilmesi ve otomobil ithal edecek şirketlerde % 70 bumiputra sahipliğinin aranması; sağlanan ayrıcalıklardan bazılarıdır.

***

PUTRAJAYA’YI GEZMEYE DEVAM EDİYORUZ


Putra Jaya Gölü
Putrajaya Gölü'nden
Putra Jaya Gölü'nden
Putrajaya Gölü'nden

Putrajaya Gölü’ne geliyoruz. Bulunduğumuz yer, ziyaretçiler için gezi yolu ve seyir alanı olarak düzenlenmiş. Hava güzel. Kafelerin dışarıya koyduğu masalarda, insanlar, bir yandan sohbet ediyorlar, diğer yandan da göl manzarasının keyfini çıkarıyorlardı. Ara ara palmiye ağaçları ile süslenmiş seyir alanındaki ziyaretçiler de, bu harikulade tablonun bir parçası olarak, manzara önünde fotoğraf çektiriyorlardı.
Putra Jaya Gölü'nden
Putrajaya Gölü'nden

***
Darul Ehsan Sarayı

Manzaranın sağında, göl kenarında küçük bir koruluk içinde, Darul Ehsan Sarayını( Istana Darul Ehsan ) görüyoruz. Selangor Sultanı için 2000 yılında, “Tudor” tarzında inşa edilen bu altı katlı, gri cepheli konak; halka açık değil.
Putra Jaya - Darül Ehsan Sarayı
Putrajaya - Darül Ehsan Sarayı

***
Seri Wawasan Köprüsü

Gölün ilerisinde, Putrajaya’nın ana köprülerinden birisi olan Seri Wawasan Köprüsü var. Köprü, kablolu ve geceleri değişken renk aydınlatmasıyla, yelkenli görünümüne sahip oluyor.

Putra Jaya - Seri Wawasan Köprüsü
Putrajaya - Seri Wawasan Köprüsü
***

PUTRAJAYA GÖLÜ’NDE ÖĞRENCİLER ORTAMA NEŞE KATIYOR!

Göl kenarında, şuradan da çekeyim buradan da çekeyim diye manzaranın güzelliğine dalmış fotoğrafa yoğunlaşmışken, birden öğrenci grupları gelmeye başladı. 10-15 yaş grubundaki kızlı-erkekli öğrenciler; ortama hareket, canlılık ve neşe katmışlardı. Bizim gibi farklı kültürden gelen bir turist grubu için de güzel bir fırsat olmuştu bu. Hem fotoğraflarını çekerek dostluk köprüleri kurduk, hem de kıyafetlerinden olsun, davranışlarından olsun bir fikir edindik. Tabii iki-üç kare fotoğraf ile bir fikir edinmek işin latifesi. Yeri gelmişken Malezya’daki eğitim sistemine söyle bir göz atalım:
 Putra Jaya Gölü'nde Öğrenciler
Putrajaya Gölü'nde Öğrenciler

Malezya’da eğitim, federal hükümetin Eğitim Bakanlığı tarafından yönetiliyor. Okuryazarlık oranı, 2009 yılı itibariyle % 95. İlköğretim zorunlu. Çok dilli devlet okulu sistemi ile tüm Malezyalılara, ücretsiz eğitim sağlanıyor. Uluslararası ve özel kuruluşlar, ücretli.
Putra Jaya Gölü'nde Öğrenciler
Putrajaya Gölü'nde Öğrenciler


***
Okul öncesi eğitim

Çoğu Malezyalı, eğitime, üç ilâ altı yaşları arasında anaokulunda başlıyor. Anaokulları genelde özel olarak çalıştırılsa da, devlet tarafından yönetilen okullar da mevcut. Okul öncesi eğitim zorunlu değil.
***
İlkokul

Malezya'da İlkokul yedi yaşında başlıyor ve altı sene. Eğitim dili okullara göre değişiyor. Malayca, Çince, Tamilce ve İngilizce eğitim veren değişik okullar var.

Genel olarak devlet tarafından “yönetilen” ve “denetlenen” olarak iki türlü ilköğretim okulu mevcut. “Ulusal okullar”, Malayca ağırlıklı olarak eğitim verirken; “Ulusal-tip okullar” Çince ve Tamilce ağırlıklı eğitim verirler. Ortaöğretime başlamadan önce, 6. sınıf öğrencileri İlkokul Başarı Testi ( UPSR) sınavına girerler. Test edilen konular; Malayca anlama, Malayca yazma, İngilizce anlama, İngilizce yazma, Fen ve matematik dersleridir. Altı konuya ek olarak, Çince anlama ve Çince yazma Çince okullarda; Tamilce anlama ve Tamilce yazma, Tamil okullarında zorunludur.
Malayca ve İngilizce tüm okullarda zorunlu derslerdir. Tüm okullar, öğretim ortamından bağımsız olarak, dil dışındaki konular için aynı müfredatı kullanır. Çince eğitim veren okulda Çince, Tamil dilinde eğitim veren okulda da Tamil dili zorunludur.


Putra Jaya Gölü'nde Öğrenciler
Putrajaya Gölü'nde Öğrenciler
“Ulusal Okullar” devlete ait olarak işletilirken, “Ulusal Tip( Çince ve Tamilce gibi ) Okullar”, bazıları devlete ait olmasına rağmen, çoğunlukla devlet desteklidir. Devlet destekli okullarda hükümet, sadece okul operasyonlarını, öğretmenlerin maaşlarını finanse etmekten ve okul müfredatını belirlemekten sorumludur. Okul binaları ve varlıkları ise yönetim kurulunu seçen etnik topluluklara aittir.

Malezya'da bulunan bir başka okul türü, İslam Dini Okulları (SAR), Müslüman öğrencilere, İslamiyet’le ilgili erken İslam tarihi, Arap dili ve Fıkıh gibi dersleri öğretir. Son sınıfta öğrenciler mezuniyet için bir sınava girerler. SAR'ların çoğu devlet tarafından finanse edilir ve devletlin dini otoritesi tarafından yönetilir.

***

Ortaokul ve Lise

Ortaokul ve lise Toplam 5 sene olup, özel okulda okumak isteyen öğrenciler ilkokul sonrası yapılan (UPSR) sınavı sonuçlarına göre çeşitli özel liselere kayıt yapabilirler. Devlet liselerine kayıt yapmak için sınava girmeye gerek yoktur. Bu okullardaki başlıca diller Malayca, Çince, Tamilce ve İngilizcedir.

İlkokulu bitiren öğrenciler etnik durumlarına göre, Çin Bağımsız liselerine de gidebilirler.  Bu okullar, Çinli sivil toplum kuruluşlarının yönetimindedir. Ülkede, ayrıca “Sekolah Menengah Agama”( SRA )  olarak bilinen, İslam dini konusunda ortaöğretim veren okullar da bulunmaktadır.

***

Üniversite 

Yükseköğretim eğitimi, büyük oranda hükümet tarafından sübvanse ediliyor. Malezya Eğitim Bakanlığı tarafından sunulan bir veya iki yıllık üniversite öncesi hazırlık programını( matrisülasyon ) tamamlayan öğrenciler yerel üniversitelere kayıt yaptırabilirler. Kamu üniversitelerine öğrenci yerleştirme, kota esaslı olup; bu kotalar bumiputralar için %90, bumiputra olmayanlar için %10 oranındadır.          
                                                             
                                                                               ***

PUTRA CAMİİ ( MASJİD PUTRA )


Putra Camii ( Masjid Putra )
Putra Camii ( Masjid Putra )
Göl kenarından yürümeye devam ediyoruz. Hemen biraz ileride yine göl manzaralı Putra Camii( Masjid Putra ) bulunuyor. Pembe kubbeli olan Cami, görkemli duruşuyla dikkat çekiyor. Gül renkli granit ile inşa edilmiş ve 15.000 kişi aynı anda namaz kılabiliyor. Mağribi tarzında tasarlanmış.
Putra Camii
Putra Camii'nden 
***

PUTRA KÖPRÜSÜ

Putra Camii’nin bulunduğu yerden, yine farklı mimarisiyle büyük bir köprü görüyoruz. Putra Köprüsü( Jambatan Putra ) 435 metre uzunluğunda ve 1997 yılında inşa edilmiş. Üç katlı olan köprü; monoray, araç ve yaya ulaşımını sağlıyor. İran’ın İsfahan şehrinde 1650 yılında inşa edilen Khaju köprüsünden ilham alınmış. Khaju Köprüsü, üst üste iki sıra kemer üzerine inşa edilmiş, iki katlı, aynı zamanda bir baraj gibi suyun akışını düzenleyen fonksiyona sahip, dünyanın en ilginç köprülerinden biri.
Putra Köprüsü ( Jambatan Putra )
Putra Köprüsü ( Jambatan Putra )
***

PERDANA PUTRA ( BAŞBAKANLIK BİNASI )

Putra Camii’nin yakınında, Perdana Putra( Başbakanlık binası ) bulunuyor. Yeşil soğan ana kubbesi sırlı mozaikle kaplı ve her iki tarafında daha küçük kubbeler var. Kubbenin yeşili, çatı ve pencerelerle eşleşiyor ve kahverengi taş cephesi ile zıtlık gösteriyor. Binanın tasarımında; Malay, İslam ve Avrupa kültürlerinden esinlenilmiş.   

Perdana Putra ( Başbakanlık Binası )
Putrajaya - Perdana Putra ( Başbakanlık Binası )
***

ADALET SARAYI VE PERBADANAN PUTRAJAYA   


Adalet Sarayı ( Istana Kehakiman )
Putrajaya - Adalet Sarayı ( Istana Kehakiman )
Putrajaya’nın en önemli iki binası, Persiaran Perdana Caddesi üzerinde ve aynı meydana bakıyorlar. Bunlardan Istana Kehakiman( Adalet Sarayı ), 2004 yılında hizmete girmiş ve Mağribî tarzında tasarlanmış. Bu binanın karşısında yer alan Perbadanan Putrajaya(  Putrajaya Yönetim Kurumu ) binası; aynı avluya bakan dört bina ile bunların önünde yer alan görkemli bir cephe ve cepheden açılan büyük geçitten meydana geliyor. Binanın tasarımında, geleneksel İslam mimarisinin çağdaş yorumu etkili olmuş. 

Perbadanan Putrajaya ( Putrajaya Yönetim Kurumu Binası )
Perbadanan Putrajaya ( Putrajaya Yönetim Kurumu Binası )

Böylece, Putrajaya gezimizi tamamlayarak, Kuala Lumpur’a devam ediyoruz.                            
                                                                                          


KUALA LUMPUR

Kuala Lumpur, 1,7 milyonluk nüfusuyla Malezya’nın en kalabalık şehri, başkenti ve üç federal bölgesinden biridir. 1857’de Gombak ve Klang nehirlerinin birleştiği yerde kurulmuş. “Çamurlu birleşme” anlamındaki “Kuala Lumpur” adı da buradan geliyor.

Kuala Lumpur'da gece
Kuala Lumpur'da gece
1 Şubat 2001’de Putrajaya’nın federal bölge ve idari başkent ilan edilmesinden sonra hükümetin idari ve yargı fonksiyonları Kuala Lumpur’dan Putrajaya’ya kaydırılmış. Bununla beraber, Kuala Lumpur; Meclis, Kralın resmi konutu, Merkez Bankası, Elçilikler gibi unsurları koruyarak, resmi başkent olarak kalmaya devam ediyor.

Malezya’nın ekonomi, finans, moda ve alışveriş merkezi olan Kuala Lumpur; turizm açısından da önemli bir durak. Şehri ziyaret eden turist sayısı, yıllık 9 milyon civarında.

Malayların dışında Çinli ve Hint nüfusu da barındıran Kuala Lumpur’da 1980’de yapılan sayıma göre nüfusun % 52’si Çinli, %33’ü Malay ve %15’i Hintliydi. 2010’daki sayımda ise nüfusun %46,4’ü Müslüman, %35,7’si Budist, %8,5’u Hindu, %5,8’i Hristiyan’dır.                                                                            
***

GEZİMİZİN İLK DURAĞI KUALA LUMPUR KUŞ PARKI( BIRD PARK )

Aradaki mesafe 25 km olduğu için kısa zamanda Putrajaya’dan Kuala Lumpur’a varıyoruz. Öğle yemeğimiz için bir İran restoranında rezervasyon yapılmış. Ortam ve sunum kaliteliydi. Safranlı pilav, sebzeli çorba, tavuk şiş ve salata vardı menüde. Safranlı pilavı, yanında sosla servis ettiler. Herhalde damak tadımız alışkın olmadığı için ben pek beğenemedim.

Yellow Billed Hornbill( Sarı gagalı boynuzgaga )
Kuala Lumpur Kuş Parkı - Yellow Billed Hornbill( Sarı gagalı boynuzgaga )
Öğle yemeğinden sonra Kuala Lumpur Kuş Parkı( Bird Park )’na gidiyoruz. Kuş parkı, 1888’de kurulmuş olan 60 hektarlık Göl Bahçelerinin bir parçası ve 8,5 hektar büyüklüğünde. 1991’de açılan parktaki 200’den fazla türün %90’ı yerli, %10’u ise Güneydoğu Asya ülkelerinden ithal edilmiş.

Crowned Pigeon( Taçlı güvercin )
Kuala Lumpur Kuş Parkı - Crowned Pigeon( Taçlı güvercin )

Parkta; evcil kuşlar, kuş okulu, eğitim merkezi, şelale, çeşitli kuş etkinliklerinin yapıldığı amfi tiyatro, restoran, hediyelik eşya dükkânı gibi bölümler bulunuyor.


Yellow Billed Stork( Sarı gagalı leylek )
Kuala Lumpur Kuş Parkı - Yellow Billed Stork( Sarı gagalı leylek ) 
***

Her ne kadar ara ara yağmur yağsa da, yanımıza aldığımız hafif yağmurluklarla, parkın tamamına yakınını saatlerce dolaştık. Bizim ve genelde tüm ziyaretçiler için gezinin en eğlenceli tarafı, papağan besleme bölümüydü. Ufak bir ücret karşılığında aldığımız, içi çekirdek dolu küçük bir yem kabını/bardağını gören papağanların, birden aşırı ilgisine muhatap oluyorduk(!) Yem kabından beslenme şansına sahip olanlarla, sofrada(!)kendilerine yer açılması için elimizde, kolumuzda, omzumuzda bekleyen bu küçük papağanlar, birlikte renkli görüntüler meydana getiriyordu.


Kuala Lumpur Kuş Parkı - Küçük papağanlarla renkli görüntüler
Yağmurun etkisinden olsa gerek, fazla bir tür görememiştik. Yellow Billed Hornbill( Sarı gagalı boynuzgaga ), Crowned Pigeon( Taçlı güvercin ) ve Yellow Billed Stork( Sarı gagalı leylek ) benim ilginç bulup çektiğim türlerdi.

***

SALOMA TİYATRO – RESTORAN’DA KÜLTÜR GECESİ

Kuş parkı’ndan sonra, Çin mahallesinde bulunan otelimize geliyoruz. Bir-iki saatlik dinlenmeyi takiben, yerel dans ve müziğin olduğu, yerel mutfakları tadacağımız Saloma tiyatro-restorandaki kültür gecesine katılıyoruz.

Kuala Lumpur - .Saloma Tiyatro Restoran 
***

Saloma İsmi Nereden Geliyor?

Malezya kültürüyle tanışmamız daha tiyatro-restoranın isminden başlıyor. Ülkenin efsane ikilisinin hayat hikâyeleriyle, Malezya sinema ve müzik dünyasına en çarpıcı bir biçimde giriyoruz. Tiyatro-Restoran’a adını veren Saloma, Salmah İsmail adlı kadın şarkıcının sahne adıydı. 1935, Singapur doğumlu olan Saloma, çocuk yaşlarda şarkı söylemeye başladı. 1961’de aktör, yönetmen, şarkıcı ve yapımcı P.Ramlee( Teaku Zakaria ) ile evlendi. Malezya’nın Marilyn Monreo’su diye bilinen Saloma;  çok sayıda filmde başrol oynadı, eşiyle birlikte kurdukları müzik grubuyla şarkılar söyledi. Halk tarafından çok sevilen bir ikili oldular. Eşi P.Ramlee’nin 1973’de( 44 yaşında ) bir kalp krizi sonucu ölmesinden sonra, kendisi de 1983 yılında( 46 yaşında ), karaciğer yetmezliğinden hayata veda etti. (  Saloma’nın eşi P. Ramlee ile birlikte söylediği “Gelora” isimli şarkısı:   https://www.youtube.com/watch?v=uH-U8_mmPn8&list=PLZz6mPK3iQM5WoAHrdn_yT43v91JRq3HU&index=23 )



Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
***

Tiyatro-restoranımız, ismiyle olduğu kadar mimarisiyle de ilgi çekici. Sömürge mimarisi tarzındaki bina, yüksek tavanlı inşa edilmiş ve rahat bir havası var. Konforlu masa ve koltukların bulunduğu salonda geniş bir sahne yer alıyor.  Yemeğimiz 19.00 - 20.30 arasında. 20.30’a kadar masalardan yemek servisleri toplanacak ve yerel dans ile şarkıların olduğu gösteri başlayacak.


Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
***

Saloma Tiyatro –Restoran ve Malezya Mutfağı

Yerel ve dünya mutfağının bulunduğu, açık büfeden yemeklerimizi alıyoruz. Bu arada mümkün olduğu kadar yerel mutfağı da tanımaya çalışıyoruz. Ancak yemek konusunda uzman olmadığımız için bunu kendi kendimize yapamayacaktık. Ben de tabağıma aldıklarımla yetinmeyip, daha fazla sorup-soruşturarak aşağıdaki bilgileri edindim.


Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Malezya mutfağı; Ülkenin çok etnikli nüfus yapısından kaynaklanan bir çeşitliliği yansıtıyor. Kendisi gibi tarihi baharat yolu üzerinde bulunan Çin, Hint, Tayland, Cava ve Sumatra mutfaklarından da etkilenmiş.

Çok kültürlü yapı içerisinde, kimi yemekler, diğer kültürler tarafından benimsenmiş ve farklı tekniklerde pişirilerek servis edilmiş. Böylece, birçok Malezya yemeği, başka kültürden gelmiş olmasına rağmen kendi kimliklerine sahip olmuş. Yüzyıllar önce Malezya’ya göç eden Çinliler( Peranakanlar = Malezyalı Çinliler ), Malay mutfağını Çin pişirme teknikleri ile harmanlayarak kendi benzersiz mutfaklarını yaratmışlar.

Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Geleneksel Malay mutfağında, baharatlar cömert bir şekilde kullanılıyor. Hindistan cevizi sütü, Malay yemeklerine zengin, kremsi bir karakter vermede önemli. Sambal da çok kullanılan bir sos olup; karides ezmesi, biber, soğan ve sarımsaktan yapılıyor. Birçok Doğu Asya mutfağında olduğu gibi pirinç ve pilav,  Malay yemeklerinde çokça yer alıyor. Erişte de oldukça yaygındır. Müslüman nüfusun yoğunluğu nedeniyle, domuz eti nadiren kullanılır.

Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Nasi  lemak, Malezya’nın milli yemeğidir. Kokulu pirinçten yapılan bir tür pilavdır.  Hindistan cevizi sütünde ve pandan yaprağında pişirilen bu pilavın yanında, sambal( sıcak baharatlı sos ), kavrulmuş yer fıstığı, küçük kızarmış hamsi, salatalık ve haşlanmış yumurta gibi çeşitli garnitürlerle servis edilir.

***

Saloma Tiyatro – Restoran’da Malezya Halk Dansları ve Şarkıları

Ve yemekten sonra müthiş bir dans ve müzik gösterisiyle çok keyifli anlar yaşıyoruz. Malay, Hint, Çin ve daha adını bilmediğimiz başka etnik gruplar; kendi dans ve müziklerini 4-5’er dakika uzunluğundaki gösterilerle sunuyorlar. Böyle 8-10 dans grubu izledik. Ben dans gruplarından ikisini videoya kaydettim. İkisi de, çok güzel, su gibi akıp giden gösterilerdi
.https://www.youtube.com/watch?v=6RRxubi4N1A&list=UUGJSBFwxxFdCBJqKLDPmc_A&index=7
https://www.youtube.com/watch?v=PHfDFCLf_44&list=UUGJSBFwxxFdCBJqKLDPmc_A&index=6

Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Kuala Lumpur - Saloma Tiyatro Restoran'dan
Gösteri sonrasında, seyircilerin sahneye davet edilmesi üzerine, ortalık bayram yerine döndü. Hemen hemen herkes oyuncu gruplarıyla fotoğraf çektirmek için birbiriyle yarışmaya başladı. Geceyi düzenleyenler bu durumu bildikleri için olacak, oyuncu-seyirci buluşmasını,  ortalık iyice sakinleşene ve tüm seyirciler fotoğraf çektirene kadar sürdürdüler.

Gece bittiğinde, böyle güzel bir günü daha geride bırakmış olmanın etkisiyle, herkes mutluydu.
  
***

MALEZYA’NIN DİĞER KÜLTÜREL ZENGİNLİKLERİ

Saloma Tiyatro ve Restoran’daki Kültür Gecesi’nde gördüklerim ve öğrendiklerim, Malezya’nın kültürel zenginlikleri konusunda beni daha da meraklı yaptı. Yeri gelmişken, dans, müzik ve tiyatro ile ilgili olanları burada paylaşayım.   

***

Ulek Mayang: Sevilen bir Malay halk dansı ve şarkısı

Ulek Mayang, Malezya-Terengganu eyaletinden, geleneksel Malay halk dansı ve şarkısıdır. Bir deniz prensesinin, bir balıkçıya olan aşkını hikâye eder. Şarkının isminde bulunan “Mayang” kelimesi, ruhları kovalamak için kullanılan bir Hindistan cevizi-palmiye çiçeğinin ismi.

Bir deniz prensesi, bir balıkçıya âşık olarak onun ruhunu kaçırır ve vücudunu bilinçsiz bir şekilde sahilde bırakır. Arkadaşları onu iyileştirmek için bir bomoh( şaman ) çağırırlar. Bomoh, balıkçının ruhunu geri getirmek için ayinini yaptığında, birden prenses, beraberindeki diğer beş kız kardeşiyle ortaya çıkar ve ona engel olmaya çalışırlar. Bomoh ve altı prenses arasındaki mücadele yedinci ve en büyük prenses gelene kadar devam eder. En büyük prenses, “kökenlerinizi biliyorum, denizden gelenler denize, topraktan gelenler toprağa geri dönsün” der ve balıkçının kurtulmasını sağlar. Minnettar olan bomoh ve balıkçının dostları, prensese, denizin ruhlarına bir hediye olarak renkli pirinç sunarlar. https://www.youtube.com/watch?v=lzRuFOwaUx0&list=PLZz6mPK3iQM5WoAHrdn_yT43v91JRq3HU&index=2


***
Kertok ( Kertok kelapa )

Kertok, Malezya’nın geleneksel müzik aletlerinden olan bir tür ksilofondur. Hindistan cevizi kabuğu üzerine yerleştirilmiş tek bir ahşap plakaya, tahta tokmaklarla vurularak çalınır. Hindistan cevizi kabuğu, titreşim üretme işlevini görür. Malaylarda kertok;  hasat sonrası eğlence, kutlama ve yarışmalarda, düğünlerde, resmi festival ve törenlerde kullanılıyor. https://www.youtube.com/watch?v=7KvCgIup5ug&list=PLZz6mPK3iQM5WoAHrdn_yT43v91JRq3HU&index=14

                                                                        ***

Rebana Ubi

Rebana Ubi; Kelantan ve Terengganu gibi Doğu Malezya Malay halkı tarafından yaygın olarak kullanılan, büyük koni biçimli bir davuldur. Çapı 70 cm ve yüksekliği bir metredir. Geçmişte tepe üzerine yerleştirilerek, düğün duyurusu veya tehlike uyarısına göre belli ritimlerde çalınırmış. Şimdilerde, düğün törenlerinde ve pirinç festivallerindeki yarışmalarda kullanılıyor.

Bunun yanında, Doğu Malezya’da “agung” ve “kulintang” gibi vurmalı/gonglara dayalı çalgı aletlerini kullanan gruplar, cenaze ve düğün gibi törenlerde yaygın olarak müzik yapıyorlar.

                                                                         ***
Bangsawan( Tiyatro )

Bangsawan, bir müzik ve bazen de dans eşliğinde yapılan geleneksel Malay tiyatrosu türüdür. Güneydoğu Asya’da hayli yaygındır.

Bangsawan tiyatrosu konularını Malay asillerininin efsanelerinden, hikâyelerinden alır ve olaylar saraylarda yaşanır. Malay dilinde kraliyet ailesinden gelen kişiye “bangsawan”adı verildiğinden, bu tür tiyatroya da “bangsawan”  deniyor.

                                                                          ***
Dondang Sayang

Dondang Sayang, kökleri 15. Yüzyıldaki Malakka’ya dayanan, Portekiz halk müziğinin etkilerini taşıyan aşk şarkılarıdır. 

Tipik bir dondang sayang grubu; keman, iki rebana( bendire benziyor ), bir gong olmak üzere dört müzisyenden oluşur. Baş müzisyen, genellikle şarkıyı söyleyerek dondang sayang'da birincil rol oynayan kemancıdır. Çalacak müzisyenler varsa, 5 adede kadar rebana kullanılabilir. Müzik aletleri bir akordeon ile de arttırılabilir. Kadın ve erkek şarkıcıların, hazırlıksız ve bazen komik bir tarzda, karşılıklı düet yaptıkları da olur. https://www.youtube.com/watch?v=NalYYxQQMkU&list=PLZz6mPK3iQM5WoAHrdn_yT43v91JRq3HU&index=9

                                                                          ***
Dikir Barat

Genellikle rekabetçi bir ortamda, gruplar halinde şarkı söylemeyi içeren, Malay Yarımadası’na özgü bir müzik türüdür. Dikir barat, bir vurmalı çalgı eşliğinde veya çalgısız olarak yapılabilir. Dans; ağırlıklı olarak el çırpma hareketleriyle, ritim tutturmak amacıyla yapılır. Kökeni Malezya ve Tayland olmakla beraber, Malezya ulusal kültürünün önemli bir parçası olarak tanınır.

Yarışan her iki “dikir barat” grubunun on ilâ on beş kişiden oluşması ve aynı anda sahnede yer almaları gerekir.  Grupların hazırlanması başlıca iki aşamada olur. Birinci aşamada koro halinde söylenecek müzikler ve danslar çalışılır. İkinci aşaması ise en rekabetçi olanıdır. İkinci aşamada grubun yaratıcı lideri olan “tukang karut”un hazırlıkları ve yetenekleri çok önemlidir. Tarafların doğaçlama yaptıkları karşılıklı atışmalarda, hicvedici, alaycı ve komik; ama en önemlisi bu söylediklerinin zekice olması beklenir. Herhangi bir şair gibi, “tukang karut” da, sosyal sorunları ve siyaseti ele aldığı, gündelik hayata dokunduğu sözler yaratarak, performansını hazırlar ve sahnede şarkı söyler. https://www.youtube.com/watch?v=DvQGH6cG2I4&list=PLZz6mPK3iQM5WoAHrdn_yT43v91JRq3HU&index=12

Daha önce komşu köyler arasındaki gösterilerle sınırlı kalan “dikir barat”,  günümüzde tüm Malezya’ya yayılmıştır, Her yıl yapılan ulusal yarışmalar tüm toplumda büyük bir ilgi görür.

                                                                                      ***

BATU MAĞARALARI( BATU CAVES )

Batu mağaraları - Lord Murugan Heykeli
Batu mağaraları - Lord Murugan Heykeli
Saloma Tiyatro-Restoran’da rüya gibi bir geceden sonra, ertesi sabah, Kuala Lumpur’a 13 km mesafedeki Batu Mağaraları( Batu Caves )’na gidiyoruz.

Batu Mağaraları'ndan
Batu Mağaraları'ndan
Batu Mağaraları, kireçtaşı bir tepede bulunuyor ve adını tepeden geçen Sungai Batu( Taş Nehir )’dan alıyor. Hindistan dışında önde gelen Hindu( Tamil ) tapınaklarından birisi ve savaş tanrısı Lord Murugan’a adanmış.  Hinduların en önemli dini törenlerinin yapıldığı Thaipusam festivali, 1892’den beri burada kutlanıyor. Batu mağara tapınaklarının en büyüğü 100 metrelik bir tavan altında yer alan Katedral Mağarası. https://www.youtube.com/watch?v=4TyGCAItpNQ&list=PLZz6mPK3iQM5WoAHrdn_yT43v91JRq3HU&index=21

Batu Mağaraları - 272 basamaklı merdiven
Batu Mağaraları - 272 basamaklı merdiven
Tapınak Mağarası’na giden merdivenler 1920 yılında inşa edilmiş ve 272 basamaklıymış. Önceleri ahşap olan basamaklar, daha sonra betona dönüştürülmüş, ama basamak sayısı yine aynı kalmış. Mağara önündeki  42,7 metrelik dev Lord Murugan   heykelinin yapımı ise üç yıl sürmüş ve 2006’da bitmiş.
Merdivenlerdeki Maymunlar
Merdivenlerdeki Maymunlar 
Merdivenlerdeki Maymunlar
Merdivenlerdeki Maymunlar

Batu Mağaraları’na geldiğimizde, önce, merdivenlerin başındaki Lord Murugan heykeli karşılıyor bizi. Altın yaldız boyalı bu heykeli çektikten sonra, merdivenlere doğru yürüyoruz. Merdivenler 272 basamaktı ve ben gezi öncesi, diz kemiğimdeki çatlak yüzünden neredeyse bu geziyi iptal edecektim. Ucu ucuna olan bu iyileşme sonrası, dizim 272 basamağa nasıl tepki verecekti acaba? İlginç bir şey oldu ve ben adımlarımı merdivenlere attıktan sonra, mağara gezisi de dâhil; aklıma hiç dizim gelmedi.

***

İbretlik Bir Maymun
Batu Mağara Merdivenlerinden Panoramik Görüntü
Batu Mağara Merdivenlerinden Panoramik Görüntü
Basamakları tırmanırken, başka bir âlemdeydim ben. Birkaç basamak çıkıp, merdivenlerin korkuluklarına yaslanıyor ve portrelerini çekebileceğim ilginç yüzler ve ilginç anlar olabilir mi diye aşağıdan gelen ziyaretçileri izliyordum.  Böylece mola vere vere, tüm merdivenleri çıktım. Kimi zaman insan portreleri, kimi zaman da içinde dev Lord Murugan Heykeli ve yüksekten karınca gibi gözüken insanların olduğu panoramik manzaralar çektim. 

Batu Mağaralarından - "Açlık başka, açgözlülük başka"
Batu Mağaralarından - "Açlık başka, açgözlülük başka"
Ama en sevdiklerim, hiç hesapta olmayan maymun fotoğraflarıydı. Hele hele bunlardan bir tanesi tam da ibretlik bir pozdu. Merdivenlerin korkuluk duvarında maymunlar hemen hemen hiç aç kalmıyorlar, ziyaretçilerin verdikleri muzları yiyorlardı. Ama bir tanesi vardı ki, çok ilginçti: Bu maymunumuz, duvarda oturmuş, ağzında dişleriyle sıkıca kavradığı bir muz, yine bir elinde tuttuğu başka bir muz ve nihayet öbür elinin altında garantiye aldığı başka bir muz öbeği… Adeta bağırıyordu: ”Açlık başka, açgözlülük başka!”

                                                                                             ***
Batu Tapınak Mağaraları Girişi
Batu Tapınak Mağaraları Girişi
Batu Mağara Tapınaklarının en büyüğü Katedral Mağarası
Batu Mağara Tapınaklarının en büyüğü Katedral Mağarası

Merdivenleri çıkıp Tapınak Mağaraya girdiğimizde, mağaranın büyüklüğü ve tavanının yüksekliği ile küçüldüğümüzü hissediyoruz. Ana tapınağa geldiğimizde bir dini tören vardı. İnsanlar huşu içerisinde ve tamamen inanç kesilmişlerdi. Bunları merakla izleyerek ve rahatsız etmeden fotoğraflarını çekerek mağaradaki gezimizi sürdürüyoruz. 
https://www.youtube.com/watch?v=dm4AlNjL-xU&list=UUGJSBFwxxFdCBJqKLDPmc_A&index=17
Mağara Tapınakta Dua eden Hindular
Mağara Tapınakta Dua eden Hindular
Mağara Tapınakta Dua eden Hindular
Mağara Tapınakta Dua eden Hindular

Mağaranın ana bölümünde ve yan yollarla gidilen birçok köşesinde; sunakları, dini olayları canlandıran heykel gruplarını, dua eden/dini ayinlerini yapan insanları gördükten sonra buradan ayrılıp, Kuala Lumpur’a dönüyoruz.

***

PETALİNG STREET( PETALİNG CADDESİ -  ÇİN MAHALLESİ )

Petaling Street ( Petaling Caddesi - Çin mahallesi )
Kuala Lumpur - Petaling Street ( Petaling Caddesi - Çin mahallesi )

Kuala Lumpur’daki Çin Mahallesi olan Petaling Street, şehrin en canlı bölgelerinden biri. Körili erişte, mangalda balık ve envaiçeşit çöp şiş gibi yerel lezzetleri sunan birçok lokanta ve tezgâh; her gün dolup taşan turistlere ve yerel halka hizmet ediyorlar. Yiyeceklerin dışında her çeşit giyim, mücevher ve hediyelik eşya da satılıyor. İş yerleri sahipleri ve satıcılar çoğunlukla Çinli olmakla beraber; Hint, Malay ve Bengaldeşliler de var. 

Kuala Lumpur - Çin Mahallesi
Kuala Lumpur - Çin Mahallesi
Kuala Lumpur - Çin Mahallesi
Kuala Lumpur - Çin Mahallesi

Çin Mahallesi’nin gelişmesi, Kuala Lumpur’un da kurucusu olarak kabul edilen Çinli Kapitan( Kapitan= İngiliz sömürge yönetiminin, etnik grupların başına getirdiği yerel yönetici ) Yap Ah Loy zamanında olmuş. Yap Ah Loy, 1837-1885 yılları arasında yaşamış ve 1868-1885 yılları arasında Kuala Lumpur’un Kapitanlığını yapmış.

Kuala Lumpur - Çin Mahallesi
Kuala Lumpur - Çin Mahallesi
Şehrin enerjisini yaşayabileceğimiz ideal bir bölge olan ve otelimizin de yakınında yer alan Petaling Caddesini fırsat buldukça dolaştık, yürüdük, alışveriş ve pazarlık yaptık, esnaflarla sohbet ettik. Son akşamımızda ise, sokağa kurulmuş masalardan birinde, hep birlikte, bira ve yerel lezzetler eşliğinde keyifli bir akşam yaşadık.

Kuala Lumpur - Çin Mahallesi
Kuala Lumpur - Çin Mahallesi
***

İSTANA NEGARA( MALEZYA ULUSAL/KRALİYET SARAYI )

Kuala Lumpur - Malezya Ulusal/Kraliyet Sarayı
Kuala Lumpur - Malezya Ulusal/Kraliyet Sarayı
Istana Negara( Kraliyet Sarayı ), Malezya Kralı olan “Yang di-Pertuan Agong”un  resmi konutu. “Yang di-Pertuan Agong”, krallık makamını ifade eden bir deyim, kralın adı değil. Bukit Petaling tepesinde bulunan eski kraliyet sarayı yerine inşa edilmiş ve 2011’de Kral’ın resmi ikametgâhı olarak kullanılmaya başlanmış. Eski Istana Negara( Kraliyet Sarayı ) ise 2013’de Kraliyet Müzesi’ne dönüştürülmüş. Kuala Lumpur’un kuzeybatısında 28 hektarlık bir alana kurulmuş olan saray ve tesisleri; Malay, İslam ve Batı mimarisi tarzında inşa edilmiş.

Kuala Lumpur - Malezya Ulusal/Kraliyet Sarayı
Kuala Lumpur - Malezya Ulusal/Kraliyet Sarayı
Sarayın, görkemli bir merasim kapısı vardı. Mukarnas kemerli büyük ve geniş ana kapının ayakları siyah granit, kemer kısmı ise altın yaldızla çerçevelenmiş beyaz mermerden yapılmıştı. Kemerli kapının her iki ayağında, muhafızlar için içeriye doğru birer bölüm açılmıştı. Kemerli ana kapının iki yanında, bu yapıyla uyumlu altın yaldızlı, soğan kubbeli iki kule vardı. Önü yüksek bir kapı gibi açık olan burada da birer atlı muhafız bulunuyordu. Atlı muhafızlarla ve saray muhafızlarıyla birkaç poz resim aldıktan sonra ziyaretimizi tamamlayıp, ayrılıyoruz. 

Kuala Lumpur - Malezya Ulusal/Kraliyet Sarayı
Kuala Lumpur - Malezya Ulusal/Kraliyet Sarayı
***

ULUSAL  ANIT( TUGU NEGARA )

Kuala Lumpur - Ulusal Anıt
Kuala Lumpur - Ulusal Anıt 
Ulusal Anıt, Malezya’nın özgürlük mücadelesinde, özellikle de, II. Dünya Savaşı sırasındaki Japon İşgaline ve 1948’den 1960’a kadar süren “Malayan Acil Durumuna” karşı ölenlerin anısına Kuala Lumpur’da dikilen bir heykel. “Malayan Acil Durumu”;  sömürgeci İngiliz Hükümetinin, Malaya’daki komünist gerillalara karşı, İngiliz Milletler Topluluğunun da desteğini alarak yürüttüğü mücadeleyi ifade ediyor. 

Kuala Lumpur -Anıt Mezar
Kuala Lumpur -Anıt Mezar
Ulusal Anıt’ın yakınında bulunan sütun şeklindeki “Anıt Mezar”, İngiliz sömürge yönetimi tarafından, I. Dünya Savaşı’nda ölen askerler anısına dikilmiş. Daha sonra sırasıyla II. Dünya Savaşı ve “Malayan Acil Durumu” ile ilgili cümleler, söz konusu anıt mezara ilave edilmiş.

Kuala Lumpur - Ulusal Anıt
Kuala Lumpur - Ulusal Anıt
Malezya Ulusal Anıtı, bir tepeye Malezya bayrağını diken bir grup askeri canlandırıyor. Doğal olarak, bu anıt Malezyalılar için çok şey ifade ediyor. Anıtın etrafında, canlı, sevinçli ve gururlu halleriyle, anıtla beraber güzel bir poz alma arayışı içinde şakalaşıp, konuşuyorlar.

Ulusal Anıt, İwo Jima Anıtı’nı Hatırlatıyor

Ben anıtı ilk gördüğümde, “sanki bunu daha önce başka bir yerde gördüm” duygusuna kapıldım. Aklıma, Amerikalıların “İwo Jima” anıtı geldi. Bire bir aynı olmasa da konu itibariyle benziyordu. Tabii boşuna benzetmemişim… Amerika’daki( Arlington, Virginia ), Deniz Piyadeleri Savaş Anıtı/İwo Jima ile Malezya’daki Ulusal Anıt, aynı heykeltıraşın, yani Amerikalı Felix de Weldon’un eseriymiş. Malezya’nın ilk Başbakanı Tunku Abdul Rahman, 1960 Ekim ayında yaptığı Amerika ziyaretinde, Deniz Piyadeleri Savaş Anıtı’ndan etkilenmiş ve Felix de Weldon’a, benzer bir anıtla ilgili ricada bulunmuş. 15 metre yüksekliğindeki heykele 1963 yılında başlayıp 1966 yılında bitiren Felix de Weldon’a, daha sonra Malezya’da yüksek rütbeli şövalyeliğe eşdeğer olan Tan Sri unvanı verilmiş. 

Kuala Lumpur - Ulusal Anıt'tan
Kuala Lumpur - Ulusal Anıt'tan
***

İwo Jima Anıtının da hikâyesi ilginçti: İwo Jima, Tokyo’ya 1.200 km uzaklıkta, Filipinler Denizi’nde yer alan, Japonya’ya ait, küçük bir volkanik ada. İkinci Dünya Savaşı’nda, Amerikan Ordusu ile Japon Ordusu arasında, burada kıyasıya bir savaş yaşanmış. O dönemlerde Amerikan Deniz Kuvvetleri’nde görev yapan Felix de Weldon, İwo Jima Savaşı sırasında Suribachi Dağı’nın tepesine ABD bayrağı çeken altı denizcinin fotoğrafını görür ve bunun heykelini yapmaya karar verir. Associated Press’in savaş fotoğrafçısı Joe Rosenthal’in 1945’de çektiği bu fotoğraf üzerinden 2-3 günlük bir çalışmayla, hemen bir maket hazırlar.  Sonrasında, bağış toplanması ve diğer süreçlerle, anıtın hizmete girmesi 10 Kasım 1954’ü bulur. 
   
***

SULTAN ABDUL SAMAD BİNASI

Sultan Abdul Samad Binası; İngiliz sömürge döneminde, 1894’de başlanıp, 1897’de bitirilmiş. Başlangıçta, sömürge idaresinin ofislerini barındıran bina, İngiliz mimarlar tarafından Hint-Saracenik, Neo-Babür/Mağribi tarzında yapılmış. 1907 yılında ana binaya, aynı tarza tasarlanmış Genel Postane ilave edilmiş. Bina, 1974 yılında “Sultan Abdul Samad” ismini almış. Sultan Abdul Samad Binasının önündeki alan 1 Ocak 1990’da Dataran Merdeka( Bağımsızlık Meydanı ) olarak ilan edilmiş ve her yıl 31 Ağustos’taki bağımsızlık günü kutlamaları bu alanda yapılmaya başlanmış.

Kuala Lumpur - Sultan Abdul Samad Binası
Kuala Lumpur - Sultan Abdul Samad Binası

Halen, Malezya Turizm ve Kültür Bakanlığını barındıran bina iki katlı olup, her iki katta da 3,5 metre genişliğinde verandalara sahip. 41 metre yüksekliğinde bir saat kulesi ve bu kulenin iki yanında daha alçak, her biri merdiven içeren iki kule daha bulunuyor. Kulelerin üçü de, bakır kaplı soğan kubbelere sahipler.

***

PETRONAS İKİZ KULELERİ

Petronas Kuleleri , 452 metre yüksekliği  ile 1998 -2004 yılları arasında dünyanın en yüksek gökdeleni unvanını taşımış, Taipei 101 binasının yapımından sonra bu unvanını kaybetmiş. Ancak, dünyanın en yüksek ikiz kulesi olmaya devam ediyor.

Kuala Lumpur - Petronas İkiz Kuleleri
Kuala Lumpur - Petronas İkiz Kuleleri
1992 yılında inşasına başlanan gökdelen 1998 yılında bitmiş. Arjantinli Mimar Cesar Antonio Pelli’nin tasarladığı 88 katlı ikiz kule, 1,6 milyar dolara mal olmuş. Yapısal sistemi, Bengaldeş kökenli Amerikalı Mimar Fazlur Rahman Khan tarafından icat edilmiş olan, tüplü tasarımdır. Tüplü tasarım, aşırı yüksek binalar için uygun bir tarz olarak kabul ediliyor. Halen Petronas Petrol Holding’in yönetim binası olarak kullanılıyor. Ancak kulelerden diğeri, dünyanın önde gelen firmalarına da kiralanabiliyor.

Petronas Kuleleri'ni çekerken ahbaplık yaptık
Petronas Kuleleri'ni çekerken ahbaplık yaptık
Kulelerin giriş katlarında, Suria KLCC  adlı çok büyük bir alışveriş merkezi, filarmoni konser salonu, sanat galerisi, akvaryum ve bilim merkezi bulunuyor. Kulelerden her biri 76 asansöre sahip. Bunlardan 29 tanesi, her seferinde 26 kişi taşıyan çift katlı asansörler. 41. Ve 42. Katlar arasındaki çelik köprü ile ikiz kuleler birbirine bağlıdır. Daha önce, günde 1700 biletle sınırlı ve ücretsiz olan köprü ziyaretleri, sonradan ücretli hale getirilmiş. Biz, önce Kuleleri iyi gören bir yerden uzaktan fotoğraflarını çektik, sonra da kulelere gittik, dışarıdan gezdik, fotoğrafladık.  

***

KUALA LUMPUR KULESİ( MENARA KUALA LUMPUR )

Kuala Lumpur Kulesi'nden( Menara Kuala Lumpur )
Kuala Lumpur Kulesi'nden( Menara Kuala Lumpur )
Bir televizyon, radyo yayını ve gözlem kulesi olan Kuala Lumpur Kulesi, 1992-1994 yılları arasında inşa edilmiş. Televizyon anteninin bulunduğu yükseklik 421 metre, çatısı ise 335 metre yüksekliğinde. Kulenin en üst katında ziyaretçilerin şehir manzarasını seyretmeleri için gözlem alanı ve döner restoran bulunuyor.  276 metre yüksekliğindeki bu bölüme asansörler 54 saniyede çıkıyorlar.

Kuala Lumpur Kulesi asansöründen
Kuala Lumpur Kulesi asansöründen 
Gözlem alanına çıkan asansörlerin tavanı aynalıydı. Bundan istifade ile fotoğraf makinelerimizi tavandaki görüntülerimize doğrultarak ve tavandaki görüntülerimize bakarak birer grup fotoğrafı çektik. Sonuç hiç de fena olmadı. 

Kuala Lumpur Kulesi'nde yerel müzik konseri
Kuala Lumpur Kulesi'nde yerel müzik konseri 
Gözlem alanına geldiğimizde ne yazık ki hava yağmurlu ve kapalı, görüş mesafesi de kısaydı. Kısacası, fotoğraf açısından da, gözlem açısından da pek şanslı değildik. Ama bulunduğumuz alanın bir köşesinde, ufak bir sahnede, yerel görünümlü kıyafetleriyle konser veren dört kişilik grup, keyfimizi yerine getirdi. Müziklerini zevkle dinledikten sonra, kendileriyle fotoğraf çektirip, kuleden ayrılıyoruz. 
 
Kuala Lumpur Kulesi'nde yerel müzik konseri
Kuala Lumpur Kulesi'nde yerel müzik konseri
***

KUALA LUMPUR KELEBEK PARKI(  KUALA LUMPUR BUTTERFLY PARK )

Kuala Lumpur Kelebek Parkı ( Kuala Lumpur Butterfly Park )
Kuala Lumpur Kelebek Parkı ( Kuala Lumpur Butterfly Park )
Kuala Lumpur Kelebek Parkı; şehir merkezine 10 dakika mesafede, Göl Bahçeleri ve Kuala Lumpur Kuş Parkı’nın bitişiğinde bulunuyor. 80.000 metrekareden fazla peyzajlı bahçesiyle dünyanın en büyük kelebek parklarından biri. Ayrıca parkın kapalı alanında, kelebekler ve diğer böcekleri içeren bir sergi alanı da mevcut.

Kuala Lumpur Kelebek Parkı ( Kuala Lumpur Butterfly Park )
Kuala Lumpur Kelebek Parkı ( Kuala Lumpur Butterfly Park )

Üzeri tamamen ağla örtülü olan parka giriyoruz. Eğrelti otları ve değişik tropikal iklim bitkileriyle çevrelenmiş, dar ve taşlık labirent gibi yollardan yürüyoruz. Yol üzerlerinde süs havuzları, ufak köprüler, şelaleler, çardaklar var. Nemli, sıcak ve bunaltıcı hava ile birlikte, sanki bir yağmur ormanındaymış gibi oluyoruz. Bu arada çevremizde kimi kıpır kıpır uçan, kimi konmuş rengârenk kelebekleri izliyoruz.  Karışık olmayan bir arka planda, güzel pozlarını yakalamaya çalışıyoruz. Ancak çevredeki yoğun bitki örtüsüyle bunu yapmak kolay değil.

Kuala Lumpur Kelebek Parkı ( Kuala Lumpur Butterfly Park )
Kuala Lumpur Kelebek Parkı ( Kuala Lumpur Butterfly Park )
Bunaltıcı havaya rağmen gezimizi sürdürüyor ve kapalı alandaki, kelebek ve böceklerin sergilendiği müze bölümüne geliyoruz. Sonra da, hediyelik eşya dükkânı ile buradaki gezimizi tamamlıyoruz.
Kuala Lumpur Kelebek Parkı ( Kuala Lumpur Butterfly Park )
Kuala Lumpur Kelebek Parkı ( Kuala Lumpur Butterfly Park )
***

SRİ GANESAR COURT HİLL HİNDU TAPINAĞI

Kuala Lumpur’daki son ziyaret ettiğim yer, “Sri Ganesar Court Hill Hindu Tapınağı” oldu. Kuala Lumpur’un en büyük pazarlarından biri olan “Pudu Pazarı”nın kenarındaki tapınağın hikâyesi şöyle: 1897 yılında, İngiliz polis memuru( daha sonra avukat ) Wagner Durai’nin yanında çalışan Hintli bir bahçıvan, bahçeye Tanrı Ganesh’e adanmış bir sunak inşa eder.

Kuala Lumpur - Sri Ganesar Court Hill Hindu Tapınağı
Kuala Lumpur - Sri Ganesar Court Hill Hindu Tapınağı

Kutsal yerin, komşular arasında büyük bir ilgi görmesi üzerine, törenleri duyurmak amacıyla, bahçıvan, zil kullanmaya başlar. Zil sesinden rahatsız olan Wagner Durai, zili çıkarmasını, aksi takdirde sunağı yıkacağını söyler. Bunu söylemesiyle beraber de, felç olur. 

Kuala Lumpur - Sri Ganesar Court Hill Hindu Tapınağı
Kuala Lumpur - Sri Ganesar Court Hill Hindu Tapınağı

Kısa bir süre sonra bahçıvan, rüyasında Ganesh’i görür. Ganesh, bahçıvana; Wagner Durai için dua etmesini, kutsal ayinlerin küllerini Wagner’in bacaklarına sürmesini, emreder. Bahçıvanın bunları yerine getirmesi üzerine, Wagner iyileşir ve bacaklarını tekrar kullanmaya başlar. İyileştikten sonra da, sunakta dua etmeye başlar ve tapınağın inşa edilmesine yardımcı olur.
“Court Hill” adı ise, tapınağın yanında Yüksek Mahkeme’nin bulunmasından ileri geliyor. Mahkemeye gelen avukatlar, davalarının olumlu sonuçlanması için burada dua ederler, karar istedikleri gibi çıkınca da tapınağa bağışta bulunurlarmış.




MALAKKA


Kuala Kumpur’dan ayrılıp, 150 km güneyde bulunan, tarihi şehir Malakka’ya hareket ediyoruz.

                                                                       ***

Önceleri, bir balıkçı köyü olan Malakka, 1377’de, bir Majapahit saldırısından kaçan Temasek Racası, İskender Şah olarak da bilinen Paramewara tarafından kurulmuş. Deniz ticaret yolları üzerinde bulunması nedeniyle, Malakka her zaman uluslararası ilginin odağı oldu. 15. Yüzyıldan sonra 1511’de Portekiz, 1641’de Hollanda, 1824’de İngiliz egemenliğine girdi. İkinci Dünya Savaşı sırasında Japonya’nın işgaline uğrayan Malakka, 31 Ağustos 1957’de Malaya Federasyonu’nun bir parçası olarak bağımsızlığına kavuştu.  

2015 yılı itibariyle Malakka Eyaleti’nin 872.000 kişilik nüfusunun  %66,8’ini Malaylar, %26’sını Çinliler, %6,2’sini Hintli ve Chitty’ler, kalanını ise Kristang ve Temuan gibi topluluklar oluşturuyor. Yüzyıllardır süregelen bu etnik çeşitlilik, bir arada yaşama olgusuyla birlikte, yeni etnik kavramların ortaya çıkmasına yol açmış. Örneğin, Malay kadınlarıyla evlenip Malay kültürünü kabul eden, ama kendi Çinli kültürüne de sahip çıkan Çinlilere “Baba Nyonya” deniyor. Hintli tüccarların Malay veya Çinli kadınlarla yaptıkları evlilikten olan ve zamanla Malaylaşma sürecine giren ama Hintli kimliğini de sürdürenlere “Chitty”; Portekiz sömürge döneminde Portekizli erkeklerle Malay kadınları arasındaki evlilikten doğup, Hristiyanlığı benimseyenlere de “Kristang” adı veriliyor.

***

Önemli doğal kaynakları bulunmayan Malakka, ekonomisi ve stratejik konumu nedeniyle 500 yıldan beri tarihi bir öneme sahip. 1994 ve 1999’da kurulan iki adet Petronas  Malakka Rafinerisi, 2003’de açılan Malakka Uluslararası Ticaret Merkezi, Malakka’daki önemli yatırımlardan birkaçı. Turizm de, Malakka’da gelişen bir endüstri olmuş. 2014’de gelen turist sayısı 15,4 milyon. İklim, yıl boyunca sıcak ve rutubetli. Sıcaklıklar gündüz 30-35 C, gece 27-29 C derece civarında. Malakka Eyaletinin başkenti olan Malakka şehri, 600 yılı aşkın uzun tarihi ile 2008 yılında “UNESCO Dünya Mirası Listesi”ne girdi.

***

BOĞAZLAR ÇİN MÜCEVHERAT MÜZESİ ( STRAITS CHINESE JEWELLERY )

Otelimize yerleştikten sonra vakit kaybetmeden, tarihi Malakka şehrini tanımak için sokaklarında, caddelerinde dolaşmaya başlıyoruz. Elimize verilen, basitçe hazırlanmış haritaya göre, yürüyüş mesafesinde görülebilecek pek çok önemli yer bulunuyor.

Malakka - Boğazlar Çin Mücevherat Müzesi
Malakka - Boğazlar Çin Mücevherat Müzesi

Otelimizin bulunduğu Jalan Tun Tan Cheng  Lock Caddesi’nden yürümeye başlıyoruz. Birkaç bina sonra, yolun solunda bir müze görüyoruz. Boğazlar Çin Mücevherat Müzesi ( Straits Chinese Jewellery  ), daha önce ünlü bir Peranakan Çinlisinin evi iken, 2012’de müzeye dönüştürülmüş. Peranakan( Malezya'daki Çinli göçmenler ) kültürünü temsil eden binada sergilenen mücevherler de Çin tasarım ve motiflerini yansıtıyor.

***

JONKER WALK ( JONKER CADDESİ/JONKER STREET )


Malakka - Jonker Walk
Malakka - Jonker Walk
Biraz daha yürüdükten sonra, Jonker Caddesi( Jonker Street )’ne geliyoruz. Bu cadde, boydan boya, “Jonker Walk” da denilen Çin mahallesini oluşturuyor. Zamanında Hollandalı sömürgecilerin hizmetkârları, eski ismi Heeren Caddesi olan bu caddede yaşıyorlarmış. Hollandalılar, Malakka’yı terk edince, bu defa asillerin caddesi haline gelmiş. Zengin Çinli Peranakanlar, caddeye derin ve köklü bir şekilde, etnik ve kültürel özellikler kazandırmışlar. 

Malakka - Jonker Walk
Malakka - Jonker Walk
Malakka - Jonker Walk
Malakka - Jonker Walk
Malakka - Jonker Walk
Malakka - Jonker Walk
Cadde boyunca, sağlı sollu devam eden iki katlı evlere, hayranlıkla bakarak yürüyoruz. Sömürge mimarisi tarzındaki, 17. Yüzyıldan kalan bu evlerin/binaların/dükkânların her biri ayrı güzellikteydi. Antika, tekstil ve hediyelik eşyaların satıldığı bu cadde, Cuma, Cumartesi ve Pazar akşamı 18’den sonra araç trafiğine kapatılıyor ve gece pazarına dönüşüyor.

***

AMİRAL CHENG HO VE CHENG HO KÜLTÜR MÜZESİ


Malakka - Amiral Cheng Ho Kültür Müzesi
Malakka - Amiral Cheng Ho Kültür Müzesi
Jonker Caddesi’nin devamında, sol tarafta Cheng Ho Kültür Müzesi vardı. 1371 yılında doğan Cheng  Ho, Ming Hanedanlığı( Çin )’nın  amiralidir. 1405 – 1433 yılları arasında Güney Çin Denizi, Hint Okyanusu ve Kızıldeniz’e toplam 7 sefer yapmış, her seferinde emri altında 100’den fazla gemi ve 20.000 kişilik mürettebat bulunmuştur. Amiral Cheng Ho,  askeri ve ticari amaçlı bu seferlerinde, en az 5 defa Malakka’yı ziyaret etmiş. Çok iyi bir gezgin ve diplomat olan Cheng Ho, yeri geldiğinde askeri güç kullanmakla beraber, çoğunlukla barışçı davranırmış. Müslüman doğan ve Ma He adını alan Amiral Cheng Ho’nun, Malakka’yı ziyaretlerinde, burada büyük bir depo tesisi kurduğuna inanılıyor.

Malakka - Amiral cheng Ho'nun 609. yıl anısına
Malakka - Amiral cheng Ho'nun 609. yıl anısına

Günümüzün Malakkası’nda Amiral Cheng  Ho’nun anlamı büyüktür. 15. Yüzyılda Çin İmparatoru; Amiral Cheng  Ho’nun donanmasıyla,  Prenses Hang Li Po’yu, Malakka Sultanı Mansur Şah ile evlenmesi için Malakka’ya gönderir. Bu vesileyle Prensesin beraberinde gelen yüzlerce kişi Malakka’ya yerleşir ve bu kişilerin soyundan gelenler bugünün Peranakan Çinlilerini oluştururlar. Müzenin biraz ilerisindeki meydanı süsleyen devasa gemi maketi de “Amiral Cheng Ho”nun Malakka’yı ziyaretinin 609. Yılı anısına yapılmış. 


Malakka - Amiral Cheng Ho'nun 609. yıl anısına
Malakka - Amiral Cheng Ho'nun 609. yıl anısına

***

JAMBATAN KG JAWA( CAVA KÖYÜ KÖPRÜSÜ )

Gezimize, Lorong Hang Jebat Caddesi üzerinden devam ederek, pembe-beyaz renklerle boyalı, güzel bir köprünün önüne geliyoruz. Jambatan Kg Jawa Köprüsü; Lorong Jambatan Caddesi ile nehrin kuzey yakasında bulunan Jalan Jawa( Java Lane=Cava Şeridi)’yı birbirine bağlıyor. Jambatan Kg Jawa; Malakka’nın en önemli olaylarına, tarihi dönemlerine tanıklık etmiş, tarihi bir yaya köprüsü. 

Malakka - Jambatan Kg Java ( Cava Köyü Köprüsü )
Malakka - Jambatan Kg Java ( Cava Köyü Köprüsü )

Jalan Jawa/Java Lane( Java Yolu ) önceleri, balıkçılıkla geçinen Cavalıların yerleşim bölgesiymiş. Ancak 1880’lerde yolun her iki yanına ev ve dükkânların inşa edilmesiyle yolun/caddenin kaderi değişmiş. Yol boyunca açılan kumarhane, meyhane, gece kulübü, batakhane ve genelevlerle, şehrin eğlence merkezi haline gelmiş. Şehrin diğer yakasında çalışanlar, eğlenmek için Jalan Jawa’ya gittiklerinde, Jambatan Kg Jawa Köprüsü’nden geçmek zorunda kaldıklarından, zamanla köprüye “Cehennem Köprüsü”( nai he qiao/diyu qiao ) denmeye başlanmış. Bugün, Jalan Jawa, kendi halinde, sessiz bir cadde.

***

MALAKKA NEHRİ SANAT PROJESİ


Malakka - Malakka Nehri'nden
Malakka - Malakka Nehri'nden
Jambatan Kg Jawa Köprüsü’nün merdivenlerini çıkarak, buradan bir süre Malakka Nehrini seyrediyoruz. Nehrin her iki yakasında, duvarları rengârenk resimlerle bezenmiş iki katlı tarihi binaları ve yaya yolunda bu manzarayı seyrederek yürüyen, insanları görüyoruz. Köprüden karşı kıyıya geçip, biz de bu tablo gibi güzel, manzaralı yoldan yürüyenlere katılıyoruz. 

Malakka - Malakka Nehri'nden
Malakka - Malakka Nehri'nden

Bir zamanlar dünyanın en önemli ticaret limanlarından olan Malakka’yı, tekrar eski günlerine kavuşturmak için birçok proje geliştirilmiş. Bunlardan; sanatı kullanarak, şehri güzelleştirmek amacıyla 2012 yılında “ProjectArm/ Malakka Nehri Sanat Projesi”  uygulamaya konulmuş. “Sokak sanatı” da denilen bu uygulamada, dokuz sanatçı grubu bir araya gelerek, nehir boyunca uzanan tarihi binaları dev bir tuval gibi tasarlamışlar, boyamışlar ve kendi sanat eserlerini ortaya çıkarmışlar.

Malakka Nehri Sanat Projesi'nden
Malakka Nehri Sanat Projesi'nden

Nehir kenarındaki evlerin duvarlarına resmedilmiş bu devasa tabloları seyrederek yürüyoruz. Ancak sadece bununla yetinilmemiş, yeşil dengesi de gözetilerek, belli bir uyum içinde, yol boyunca gördüğümüz ağaç ve çiçekler de bu tablonun içine yerleştirilmiş. 

Malakka Nehri Sanat Projesi'nden
Malakka Nehri Sanat Projesi'nden

                                                                        ***

KAMPUNG HULU CAMİİ ( MASJİD KAMPUNG HULU )

Malakka - Kampung Hulu Camii ( Masjid Kampung Hulu )
Malakka - Kampung Hulu Camii ( Masjid Kampung Hulu )
Bugünkü gezimizin son durağı olan, Kampung Hulu Camii( Masjid Kampung Hulu )’ne geliyoruz. Malakka’nın ve Ülkenin en eski camilerinden biri olan Kampung Hulu Camii, 1728 yılında Çinli bir göçmen tarafından inşa edilmiş. Orijinali ahşap olan yapı, 1892 yılında yenilenmiş, duvarlar gibi bazı kısımları betona dönüştürülmüş.

Cami ile aynı adı taşıyan Kampung Hulu Caddesi
Cami ile aynı adı taşıyan Kampung Hulu Caddesi

Cami, farklı Çin ve Cava unsurlarını birleştiren, kendine has bir mimari tarza sahip bulunuyor. Sağlam görünümlü minaresi ile deniz feneri veya kale kulesine benziyor. Kampung Hulu, şehrin eski sakinlerinden Cavalıların dilinde “Hulu Köyü” anlamına geliyor. Caminin bulunduğu caddenin ismi de Kampung Hulu.

Malakka’daki ilk günümüzde birlikte yaptığımız bu şehir turu ile akşamı ediyoruz. Akşamki program, serbest olacak.

                                                                         ***

KEŞİF GEZİSİ BAŞLIYOR

Yürüyerek şehir turundan sonra, dinlenmek için otelimize gelip, odalarımıza çekiliyoruz. Kimi arkadaşlar belirledikleri bir restorana gidip, geceyi orada geçireceklerdi. Zevkler ve renkler tartışılmaz. Malakka gibi müstesna, farklı kültürlerin harmanlandığı, insanın merak ve öğrenme duygusunu kırbaçlayan ufak bir şehirde ne yaparsanız yapın yanlış olmazdı bana göre. Her zaman benden bir adım önde olan “keşif duygum” yine baskın geldi ve bu akşam Malakka’yı tek başına keşfetmenin heyecanını yaşamaya karar verdim. Rafet El Roman’ın kulaklarını çınlatarak “Macera dolu Amerika”(!) dedim ve kendimi Malakka’nın sokaklarına attım.

Güneş henüz yeni batmıştı. Karanlık tam olarak çökmeden, nehir kenarında ışıl ışıl aydınlatılmış olan binaları ve bunların sudaki yansımalarını çekebilirdim. Oldum olası gece fotoğrafları çekmeyi severdim. Yıllar önce, digital çağın henüz başlamadığı zamanlarda, Sirkeci’ye gider, 1000 iso’luk filmler arar, bulabildiğimde, heyecanla deneme amaçlı gece çekimlerine başlardım. Şimdi ise elimdeki Canon 550 D makinam ve 18-200 lensimle elimden geleni yapacaktım.

***

Liman/İskele

Malakka - Liman'dan
Malakka - Liman'dan

Hang Jabat Caddesi’ni takip ederek, nehir kıyısına geliyorum. Önce, ileride sağ kıyıda Hotel Casa Del Rio ile karşı kıyıda nehir gezi botlarının bulunduğu küçük limanı/iskeleyi fotoğrafladım Buraları nispeten ışıklı alanlar olduğu için manzaranın ve ışık yansımalarının iyi olacağını tahmin ediyorum.


Malakka - Liman'dan
Malakka - Liman'dan
***

Malakka Sultanlığı’nın Su Değirmeni

Malakka - Malakka Sultanlığının Su Değirmeni
Malakka - Malakka Sultanlığının Su Değirmeni

Karşı kıyıda, bir su değirmeni gördüm, “Malakka Sultanlığı’nın Su Değirmeni” adındaki bu değirmen. Malezya’nın ilk ve en büyük su değirmeniymiş. Şehre ve nehir manzarasına ayrı bir görsellik katması için tasarlanan bu değirmen, 2008 yılında yapılmış ve 13 metre yüksekliğindeymiş.

***

Middleburg Kalesi ( Bastion Middleburg )

Malakka - Middleburg Kalesi ( Bastion Middleburg )
Malakka - Middleburg Kalesi ( Bastion Middleburg )

Değirmenin yanında yine bir tarihi eser, küçük bir kale veya hisar vardı. Hollandalılar, 1641 yılında Portekizlileri yenip Malakka’yı ele geçirince, şehrin savunmasını güçlendirmeye karar vermişler. Bunun için Malakka nehrinin ağzında, stratejik konumda olan bu yerde, 1660 yılında Middleburg Kalesi’ni ( Bastion Middleburg ) inşa etmişler.

***

Denizcilik Müzesi ( Maritime Museum )

Malakka - Denizcilik Müzesi ( Maritime Museum )
Malakka - Denizcilik Müzesi ( Maritime Museum )
Çevrede görülmeye değer pek çok yer var. Bunlardan birisi de Maritime Museum( Denizcilik Müzesi ). Ancak, alışık olduğumuz tarzın dışında bir müze bu. Portekize giderken Malakka kıyılarında batmış bir Portekiz gemisi olan “Flora de La Mar”ın bir kopyası. Gemi 34 metre yüksekliğinde, 36 metre uzunluğunda ve 8 metre genişliğinde. Geminin kopya çalışmaları dört yıl sürmüş ve Müze, 1994’de hizmete girmiş. Gemi-Müze’nin ana odağı; Malakka’nın denizcilik tarihi ve doğunun bir ticaret merkezi olarak Malakka Sultanlığı’nın altın çağları.

***

Malakka Sanat Galerisi ( Malacca Art Gallery )

art Malakka Sanat Galerisi ( Malacca Art Gallery )
Malakka Sanat Galerisi ( Malacca Art Gallery )
Köprünün diğer yakasında farklı mimarisiyle Malakka Sanat Galerisi( Malacca Art Gallery ) göze çarpıyor. Binanın üst katında Sanat Galerisi, zemin katta ise Malezya Gençlik Müzesi yer alıyor. Sanat Galerisi 1958 yılında kurulmuş, 2006 yılında da yenilenmiş. 

***

HARMONY CADDESİ ( JALAN TUKONG )

Nehir kenarı civarında yeteri kadar dolaştıktan sonra, bu defa Jonker Street( Jalan Hang Jebat ) yönünde yürüyorum. Bir tur atıp, gördüklerimi kafamda değerlendirmeye çalışıyorum. Kendi dini mimarilerinin en güzel örnekleriyle önce bir cami ve bir Hindu Tapınağı, yüz metre ileride de yine görkemli bir Budist tapınağı görmüştüm. "Farklı etnisiteye/millete ve dine sahip toplumlar, demek ki, kendi kimliklerine sahip olarak,  barış içinde ve bir arada, huzur içinde, yaşayabiliyorlarmış", dedim kendi kendime. Farklı dine ve milliyete mensup bu insanları huzur içinde yaşatarak yöneten siyasi anlayışı düşündüm sevindim, gıpta ettim; bir de aynı etnisiteye ve dine sahip insanları birbirine düşman ederek yöneten anlayışı gözümün önüne getirdim; insanlık adına utandım, üzüldüm... 

***

Kampung Kling Camii ( Masjid Kampung Kling )

Kampung Kling Camii ( Masjid Kampung Kling )
Malakka - Kampung Kling Camii ( Masjid Kampung Kling )

Buradan kendi adıma bir insanlık dersi çıkartarak, tekrar Jalan Tukong Caddesi’ndeki Kampung Kling Camii ( Masjid Kampung Kling )’ne geldim. Sri Poyatha Moorthi Hindu tapınağı ve Cheng Hoon Teng Budist Tapınağı da aynı cadde üzerinde/yakınında bulunuyor. Malakka’daki üç önemli inanca ait ibadethanenin aynı caddede yer alması nedeniyle Jalan Tukong Caddesi’nin diğer bir ismi de “Harmony Caddesi” olmuş. “Harmony”nin sözlük anlamı; uyum, ahenk, düzen.

Kampung Kling Camii ( Masjid Kampung Kling )
Malakka - Kampung Kling Camii ( Masjid Kampung Kling )
Hintli Müslüman tüccarlar tarafından 1748 yılında ahşap olarak inşa edilen Kampung  Kling Camii, 1872 yılında tuğla ile yeniden yapılmış. Caminin mimari tasarımı, Sumatra, Çin, Hindu ve Malay etkileri taşıyor. Minaresi bir pagodaya benziyor. Pagoda, 3-4 katlı, kare/daire şeklinde olan, her katı çatılı ve katlar çıkıldıkça daralan, kule tarzındaki Budist mabetlerine deniyor. Cami’de ayrıca; İngiliz ve Portekiz tarzlarının harmanlandığı sırlı çiniler, ana ibadet yerinde simetrik kemerli Korint sütunlar, Viktorya dönemi bir avize, Hindu ve Çin tarzı oymaları olan ahşap bir minber de bulunuyor.  1990’lı yıllarda Cami’de koruma çalışmaları yapılmış. 

Kampung Kling Camii ( Masjid Kampung Kling )
Malakka - Kampung Kling Camii ( Masjid Kampung Kling )
Ben camiye gittiğimde, içeride namaza gelmiş birkaç yaşlı adam vardı. Zaten biraz sonra yatsı ezanı okunmaya başladı. Ben de “tam zamanıdır” diyerek,  ezan sesi ile birlikte camiyi ve ortamı dışarıdan kaydettim.

***

Sri Poyatha Moorthi Hindu Tapınağı

Malakka - Sri Poyatha Moorthi Hindu Tapınağı
Malakka - Sri Poyatha Moorthi Hindu Tapınağı

Harmony Caddesi’( Jalan Tukong )ndeki diğer bir ibadethane de, Malezya’daki en eski Hindu tapınağı olan Sri Poyatha Moorthi’dır. Malezya’da az sayıda olan Chitty( Hint asıllı Malezyalı/Malakkalı ) tapınağından biri. Chitty tarzı basitleştirilmiş Dravidian mimarisi ile tasarlanmış. Tapınak, Hollandalı Malakka sömürge yönetimi tarafından verilen arsa üzerine, Chitty halkının lideri olan Thavinayagar Chitty tarafından 1781’de inşa edilmiş. Tapınak fil tanrısı Ganesh’e adanmış. 

***

Cheng Hoon Teng Tapınağı

Malakka - Cheng Hoon Teng Çin Tapınağı
Malakka - Cheng Hoon Teng Çin Tapınağı

“Harmony Caddesi” olarak bilinen Jalan Tukong yakınında bulunuyor. “Yeşil Bulut Tapınağı”; Taoizm, Konfüçyanizm ve Budizm öğretilerinin hepsini uygulayan bir Çin tapınağıdır. Tapınak, 4.600 m2’lik bir alanı kaplıyor. Yolun karşısında, tapınak tesislerinin bir parçasını meydana getiren, geleneksel bir opera tiyatrosu var. Tapınağın en çarpıcı özelliklerinden biri, tapınağın inşasına katkıda bulunan üç Kapitan’dan( Kapitan: sömürge yönetiminin, etnik gruplara atadığı aynı etnik gruptan yönetici ) ikisine ait kalıntıları barındırması.

Malakka - Cheng Hoon Teng Çin Tapınağı'ndan
Malakka - Cheng Hoon Teng Çin Tapınağı'ndan
Tapınak, Kapitan Lee Wei King tarafından Çin’den ithal edilen malzemelerle 1673’de inşa edilmiş. Ana salon, Kapitan Chan Ki Lock tarafından 1704’de; binanın yenilenmesi ise Kapitan China Choa Su Cheong ‘un himayeleriyle 1801’de yapılmış. 2003 yılında Cheng Hoon Teng tapınağı, olağanüstü mimari restorasyonu için UNESCO ödülüne lâyık görülmüş.
Malakka - Cheng Hoon Teng Çin Tapınağı
Malakka - Cheng Hoon Teng Çin Tapınağı
Chen Hoon Teng Tapınağı, ertesi günkü gezi programımızda vardı, ama ben gelmişken, kapalı olan tapınağı dışarıdan fotoğraflamaya çalıştım. Ejderha motifleriyle süslenmiş kapısı ve kapının dış bükey çatısı, çatıdaki dini olayları tasvir eden heykel süslemeleri, hepsi başlı başına mükemmeldi.
Malakka - Cheng Hoon Teng Çin Tapınağı'ndan
Malakka - Cheng Hoon Teng Çin Tapınağı'ndan
***

OLD STREET MEMLEKET RESTORANINDA BİR MALAKKA GECESİ

Keşif heyecanından olacak,  henüz yemek yemediğimi fark edip, bu defa akşam yemeği için dolaşmaya, kafama uygun bir yer aramaya koyuldum. Ama fazla dolaşmama gerek kalmadan hemen böyle bir yer buldum. Jalan Hang Jebat( Jonker Street ) Jalan Tukong Caddelerinin birleştiği yerde, geniş kaldırımlara masaların çıkarıldığı, bir lokantaya denk gelince, “burası kaçmaz” dedim. Böyle bir yerde, değil karın doyurmak, oturmak bile büyük bir keyif olacaktı. Açık havada, yoğun bir trafiğin olmadığı geniş ve ferah caddede, bir yandan yemeğimi yeyip, biramı yudumlayacak, diğer yandan da yoldan gelip geçenleri izleyerek ülkem ve gezdiğim yerler hakkında düşüncelere dalacak, sörf yapacaktım.

Malakka - Old Street Memleket Restoranı'ndan
Malakka - Old Street Memleket Restoranı'ndan

Dışarıdaki mevcut 2-3 boş masadan birisine oturdum. Menüden kızarmış pirinç ve sebze karışımlı bir yemek, bir de Tiger bira söyledim. Başka bir şey yemeyi düşünmediğim ve de pirinç de hoşuma gittiği için, birayla birlikte bir tane daha sipariş verdim. Google’daki aramada isminin,  “Old Street Memleket Restoranı “ olduğunu öğrendiğim kendi halindeki bu Çin lokantasında çok güzel bir-iki saat geçirdim. Sonra da ayrılıp, otelimin yolunu tuttum.

                                                                    ***

MALAKKA ‘NIN DAVETİNE KAYITSIZ KALAMADIM

Yemekten sonra otelime dönüyorum, ama bu harika ortamı bırakıp da otelime çekilmeye bir türlü içim elvermiyor. Gecenin sessizlik ve sakinliği içerisinde, kendisini bana teslim etmiş olan, güzelliklerini sunan, bu güngörmüş, asil duruşlu şehrin davetine kayıtsız kalamazdım. Ne de olsa burada son gecemizdi. Yarın Malakka’dan ayrılıyorduk. Böylece, tekrar sokakları dolaşmaya başladım.

***

Hokkien Huay Kuan Tapınağı

Malakka - Hokkien Huay Kuan Çin Tapınağı
Malakka - Hokkien Huay Kuan Çin Tapınağı

Jalan Hang Jebat Caddesi( Jonker Street )’nde yürürken, klasik Çin mimarili, karmaşık ve renkli tasarımı ile Hokkien Huay Kuan Tapınağı, adeta bir mıknatıs gibi beni kendisine çekiyor. Ön tarafta,  verandayı destekleyen, ejderha motifleriyle oyulu iki sütun vardı. Yüksek kapıların her iki kanadında, baltalarıyla birer savaşçı resmedilmiş; duvar panelleri, ejderha ve çiçek motifli oymalarla süslenmişti.

***

Tamil Methodist Kilisesi


Malakka - Tamil Methodist Kilisesi
Malakka - Tamil Methodist Kilisesi

Yine yakınlarda bulunan Tamil Metodist Kilisesi, 1908 yılında inşa edilmiş. Zamanla cemaat büyüdükçe kilise yetersiz kalmış. Ama 1954’de Peranakan Çinlilerin ve 1955’de Mandarince konuşan Metodistlerin ayrılıp kendi kiliselerini kurmaları ile bu kilise, şu andaki Tamil kilisesine dönüşmüş.

***

Eng Choon Derneği Binası


Malakka - Eng Choon Derneği Binası
Malakka - Eng Choon Derneği Binası
Sonunda, otelimizin bulunduğu Jalan Tun Tan Cheng  Lock Caddesi’ne geliyor ve burada gördüğüm “Eng Choon Derneği”  binası ile bu geceki gezimi sonlandırıyorum. Bina cephesi; renkleri, süslemeleri, resimleri, heykel ve oymalarıyla, daha ilk görüşte insanı hemen etkiliyor.  Kapının iki kanadında simetrik bir şekilde, canlı renkli ve görkemli kıyafetleriyle iki Çin beyi resmedilmiş. Kapının önünde bulunan iki aslan heykeli, bu beyleri koruyor. Kapı önündeki, ejderha oymalı sütunlar da oldukça etkileyici. Binanın ait olduğu “Eng Choon” derneği; Çin’in Fujian eyaletinin Eng Choon bölgesinden gelen Malakka’daki Çinli göçmenler i temsil ediyor.

                                                                      ***

MALAKKA’DAKİ SON GÜNÜMÜZ

Ertesi sabah, kahvaltımızı yaptıktan sonra, hep birlikte Malakka şehir turumuza başlıyoruz. Şehir turumuzdan sonra otelimize dönüp, Malakka’dan ayrılacağız.

                                                                      ***

“AYAK BAĞLAMA” ( BOUND FEET SHOES )

"Ayak Bağlama"nın uygulandığı orijinal örnek bir ayakkabı
"Ayak Bağlama"nın uygulandığı orijinal örnek bir ayakkabı
İlk durağımız, bir ayakkabı, terlik ve hediyelik eşya dükkânı.  Burası alelade bir ayakkabı dükkânı değil. Çin’de, kadınların uyguladığı ve on asır devam eden, “ayak bağlama”( bound feet shoes ) geleneğinin tanıtıldığı, tarihle iç içe bir yer aynı zamanda.  “Ayak bağlama”, genç kızların ayaklarının, şeklini ve boyutunu küçültmek için sıkı bir şekilde bağlanma geleneğiydi. 


Ayak Bağlama ayakkabıları
Ayak Bağlama ayakkabıları
Ayak Bağlama geleneği, Tang hanedanından başlayarak 20. Yüzyıl başlarına kadar uygulandı. Bağlı ayaklar, bir statü sembolü ve bir güzellik işareti olarak kabul edildi. Ayak bağlanması uygulaması kadınların acı çekmesine ve sakatlıklarına neden oldu. Bağlama ile değiştirilen ayaklara “nilüfer ayakları” deniyordu. Vitrinde, Çinli genç kızların, geleneksel güzellik anlayışı nedeniyle giymek zorunda kaldıkları ve acılar çektikleri o ayakkabıları görünce, hüzünlendik. Ama en azından, artık bu geleneğin kalkmış olmasıyla da teselli bulduk.

***

CHENG HOON TENG TAPINAĞI

Rehberimiz bizi Cheng  Hoon Teng  tapınağına getirince, “Burayı ben bir yerden hatırlıyorum” dedim, kendi kendime(!) Malum, dün akşam bu tapınağın kapısını ve dışardan birkaç pozunu çekmiş, ama kapalı olduğu için içeriye girememiştim. Şimdi ekipteki arkadaşlarla birlikte her köşesini geziyor, tütsü yakıyor ve bir birlerimizin fotoğraflarını çekiyoruz. Ayrıntılı yazı ve fotoğraflar yukarıda, daha önceki bölümde yer alıyor. 
 
***


HARD ROCK CAFE

Malakka - Hard Rock Cafe
Malakka - Hard Rock Cafe
Hang Jebat Caddesi üzerinden nehir kıyısındaki köprübaşına kadar geliyoruz. Sol tarafta, ünlü lokanta ve cafe zinciri olan Hard Rock Cafe var. 1971 yılında kurulan zincirin, halen 36 ülkede 143 şubesi bulunuyormuş.

***

SAAT KULESİ VE KRALİÇE VİCTORİA ÇEŞMESİ

Malakka - Kraliçe Victoria Çeşmesi ve Saat Kulesi
Malakka - Kraliçe Victoria Çeşmesi ve Saat Kulesi
Köprünün öbür tarafında, Hollanda Meydanı( Dutch Square )’nda ilk gördüğümüz, bir saat kulesiyle, çeşme oluyor. Bunlardan “Tan Beng Swee Saat Kulesi”, tuğla kırmızısı rengiyle, Christ Church’e benziyor. Zengin bir Çinli hayırsever olan Tan Beng Swee’nin, 1886’da İngiltere’den ithal ettiği saati bağışlamasıyla, kule faaliyete geçmiş. “Kraliçe Victoria Çeşmesi( Queen Victoria Fountain)” ise, Kraliçe’nin tahtta kalmasının 60. Yılı anısına, 1901 yılında yapılmış.

***

CHRİST CHURCH

Malakka - İsa Anglikan Kilisesi ( Christ Church )
Malakka - İsa Anglikan Kilisesi ( Christ Church )
Hollanda Meydanı’nda yer alan diğer bir tarihi yapı, İsa/Mesih Anglikan Kilisesi( Christ Church )’ydi. Kilise, Hollanda Sömürge Mimarisi tarzında inşa edilmiş. 1753 yılında, Hollanda hâkimiyetinin 100. Yıl kutlaması anısına yapılan bu kilisede, hemen hemen her şey,  18. Yüzyıldaki özelliğini koruyor.  200 yıllık el yapımı sıralar, derzsiz tek bir ağaçtan yapılan tavan kirişleri, pirinç İncil sırtı, zemine döşenmiş eski mezar taşları, sırlı fayanslardaki “Son Akşam Yemeği” bunlardan bazıları. 


Malakka - arkada Christ Church
Malakka - arkada Christ Church

***
AZİZ PAUL KİLİSESİ HARABELERİ

Malakka - Aziz Paul Kilisesi Harabeleri
Malakka - Aziz Paul Kilisesi Harabeleri
Aziz Paul Kilisesi Harabeleri ( St. Paul’s Ruins ); St. Paul Tepesi’nde yer alıyor. Bu kilise, aslında fırtınadan kurtulan Portekizli bir kaptan tarafından, şükür amacıyla 1521 yılında yapılmış. O zamanki adı, “Tepelerin Hanımefendisi/Meryem’i” imiş. Ancak Hollanda hâkimiyeti döneminde, Hollandalılar, asil ölülerini buraya gömmüşler ve ismini de St. Paul Kilisesi olarak değiştirmişler. 
Malakka - Aziz Paul Kilisesi Harabeleri
Malakka - Aziz Paul Kilisesi Harabeleri

***

A FAMOSA PORTEKİZ KALESİ

Malakka - A Famosa Portekiz Kalesi
Malakka - A Famosa Portekiz Kalesi 
A Famosa Portekiz Kalesi, Aziz Paul Kilisesi’nin yakınında bulunuyor. Kale, 1511’de, ticaret yolunu korumak amacıyla Portekizliler tarafından inşa edilmiş. 1641’de kale el değiştirmiş ve Hollandalıların eline geçmiş. Kalenin Fransızların eline geçmesini istemeyen Hollandalılar, 1795’de Kaleyi İngilizlere vermişler. İngiliz yönetiminin kaleyi yıkmaya başladığı 1807’de, Malakka’ya hastalık izniyle gönderilen Sir Stamford Raffles duruma müdahale etmiş. Böylece Santiago Kapısı( Porta de Santiago), Kilise ve hapishane kurtarılmış olur.

***

PARKTAKİ KARA ENSELİ SARIASMA

Malakka - Parkın içinden geçerken çektiğim Kara Enseli Sarıasma
Malakka - Parkın içinden geçerken çektiğim Kara Enseli Sarıasma
Hollanda Meydanı( Dutch Square ) ve St. Paul tepesinde bulunan ve birbirine yakın olan tarihi eserleri gördükten sonra, Malakka Kulesi( Menara Taming Sari )’ne gidiyoruz. Kule yakınlarında bir parkın içinden geçerken, bir ağacın alçak dalları üzerinde güzel bir kuş gördüm. Türkiye’deki kuşlardan Sarıasma’ya benziyordu. Makinemdeki 18-200 lens yeterli olmasa bile, şans eseri kuşa yaklaşabildiğim için sonuç kötü olmadı. Türkiye’de bulunmayan bu türün adı Kara Enseli Sarıasma( Black Naped Oriole )’ymış.  

***
MALAKKA KULESİ

Malakka - Malakka Kulesi'nin yönetim binası
Malakka - Malakka Kulesi'nin yönetim binası
Hep beraber Malakka Kulesi( Menara Taming Sari )’ne geldiğimizde, gruptan sadece üç kişi kuleye çıkmak istiyor. 2008’de hizmete giren kulenin yüksekliği 110 metre. Çıktığımız kuleye “Jiroskop Kule” deniyor. Ekseni kule olan 80 yolcu kapasiteli döner gözlem platformu, bir yandan dönerken, diğer yandan da dikine yükselerek kuleye çıkıyor. Platformun dönerek çıkması ve inmesi, yaklaşık yedi dakikayı buldu ve bu süre içerisinde, şehrin panoramik açıdan çok güzel fotoğraflarını ve kayıtlarını aldık.

Malakka Kulesi'nden
Malakka Kulesi'nden

***

MALAKKA ÖRDEK TUR ( MALACCA DUCK TOUR )

"Malakka Ördek Tur"un yapıldığı amfibik araç
"Malakka Ördek Tur"un yapıldığı amfibik araç
Kuleden indikten sonra bizi bekleyen grubumuzla birlikte, “Ördek Tur” yapmak için hemen yan tarafta bulunan “Malacca Duck Tour”( Malakka Ördek Tur ) aracına bindik. Duck Tour’u, dört tekerlekli ve büyük bir tekne görünümlü, hem karada hem de denizde yol alabilen amfibi bir araçla yapacağız. Tekerlekli tekne biçimindeki bu aracın yolcu oturma yerleri de güverte salonu gibiydi. 10-15 dakika kadar şehir içinde dolaştıktan sonra, Malakka Boğazı önünden teknemizin denize gireceği noktaya geldik. Yolcu profilimiz çok çeşitli. Yerli ve yabancı turistler, çocuklar, gençler, yaşlılar vb. her gruptan insan var. Birden, elinde mikrofonuyla bir sunucu görünüyor. Vakit ilerliyor ve sunucunun; yolcuları eğlendirip, neşelendirmesi ve heyecanlandırmasıyla, turun gösteri yanı da ortaya çıkıyor. Herkes halinden memnun. Sonunda sunucumuz geriye sayım yapıyor ve aracımız alkışlarla karadan denize giriyor. Malakka boğazında yaklaşık bir saat kadar dolaştıktan sonra turun başladığı yere geliyoruz.

***

MALAKKA BOĞAZLARI CAMİİ

Malakka - Malakka Boğazları Camii
Malakka Duck Tour’un benim açımdan en iyi tarafı, Malakka Boğazları Camii’ni denizden çekebilme imkânı sağlamasıydı. Denizden bakıldığında, denizin ortasından çıkan bir mücevher gibi görünen bu caminin, başka bir açıdan daha güzel bir fotoğrafı olabilir mi, bilmiyorum. Malakka Boğazları Camii( Mescidi Selat Melaka ) 25 Ekim 2006 tarihinde açılmış. Deniz fenerine benzer bir minaresi olan cami, suyun ve sütunların üzerinde inşa edilmiş. Suni bir ada olan Malakka Adası’nın güney kıyısında yer alıyor.

***

HOTEL PURİ, PERANAKAN KÜLTÜRÜNÜ YAŞATIYOR  
   
Malakka - Hotel Puri'den
Malakka - Hotel Puri'den 
Malakka Şehir turu sonrası, şehirden ayrılmak üzere otelimize gidiyoruz. Kaldığımız Hotel Puri, Peranakan( Malezya’daki Çinli etnik grup ) kültürün hâkim olduğu bir mekândı. Lobi, resepsiyon ve kahvaltı salonundaki oymalı ahşap koltuklar kanepeler, paravanlar, duvar panelleri… Bunların hepsi,  Çin tarzındaki renkler ve motiflerle, otelin misafirlerine peranakan( Malezya asıllı Çinliler ) kültürünü yaşatıyordu. Biraz da bu gözle bakarak bir süre lobide oturup, sohbet ediyor, fotoğraflar çekiyoruz ve sonra da, ayrılıyoruz. https://www.youtube.com/watch?v=58BaJzTRcvU&list=PLZz6mPK3iQM5WoAHrdn_yT43v91JRq3HU&index=23

Malakka - Hotel Puri'den
Malakka - Hotel Puri'den

Malakka - Hotel Puri'nin bulunduğu caddeden
Malakka - Hotel Puri'nin bulunduğu caddeden

***
Malakka’yla,  Malezya-Vietnam-Kamboçya gezimizin Malezya bölümü bitmiş oluyor. Malakka’dan, Kuala Lumpur Uluslararası Havaalanı’na gidiyor ve oradan da Vietnam’a uçuyoruz. 


                                                                      ***

                                   MERAKLISINA...


Siyasi ve İdari Yapı

Malezya, Federal Anayasal Monarşi’ye dayalı parlamenter demokrasi sistemiyle yönetiliyor. 13 Eyalet (Johor, Kedah, Kelantan, Malaka, Negeri Sembilan, Pahang, Perak, Perlis, Pulau Pinang, Sabah, Sarawak, Selangor ve Terengganu) ve 3 federal bölgeden (Kuala Lumpur, Labuan, Putrajaya) oluşuyor. Eyaletlerin on biri Malezya yarımadasında, ikisi Borneo Adasında yer alıyor. On üç eyaletin dokuzu sultanlar, dördü de valiler tarafından yönetiliyor. Hükümetin sembolik anlamdaki başı olan ve "Yang di-Pertuan Agong" denilen kralın yetkileri, sembolik. Dokuz eyalette bulunan sultanların kendi aralarından seçtikleri sultan, 5 yıl süreyle Malezya Kralı oluyor.

Her eyaletin kendi anayasası, kendi meclisi ve senatosu bulunuyor. Senato üyeleri( 69 kişi ), sultanlar; meclis üyeleri( 180 kişi ) ise, halk tarafından seçim yoluyla belirleniyor. Bunların dışında ülkede üç federal bölge var ve bu bölgelerin anayasası eyalet yasalarının üstünde. Federal bölgelerin yönetimi kralın yetkisinde bulunuyor.

                                                                         ***

Malaylar

Malezya nüfusunun çoğunluğunu teşkil eden Malayların( Malayca: Orang Melayu ) kökenleri M.Ö. 2500 yılına kadar dayanmakla beraber, kendilerini Malay( Melayu ) olarak tanımlamaları, 15. Yüzyılda Malakka Sultanlığı’nın kurulmasından sonra oldu. Malaylık; zaman içinde Sultanlık, İslamlaşma, dil ve gelenek gibi unsurlarla pekişti ve 1891 nüfus sayımında Çinli ve Tamillerle birlikte,  Malaylar da ayrı bir etnik grup olarak değerlendirildi.

Bugün 15 milyonu Malezya’da yaşayan Malayların; 8,5 milyonu da, çoğu Endonezya, Singapur, Tayland, G.Afrika olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşamaktadır. 
 
                                                                         ***
İklim

Ülkede iklim tropikaldir. Muson rüzgârlarının etkisiyle, Ocak ve Mayıs ayları arasındaki sürekli yağışlar, ülkenin nem miktarının %80’e kadar yükselmesine neden olur. Günlük sıcaklık 21-32 derece arasında değişir. Ülkenin % 70’ini kaplayan tropikal ormanlarındaki 15.000 türün, 6.000 türünü çeşitli ağaçlar oluşturur.

                                                                         *** 
Din

Malezya’da, 2010 yılı sayımına göre, nüfusun %61,3’ü İslam, %19,8’i Budizm, %9,2’si Hristiyan, %6,3’ü Hinduizm, diğerleri ise Animizm, Sihizm, Bahailik gibi inançlara sahiptir.

Ülkenin resmi dini İslam’dır. Malezya; Arabistan, Çin ve Hindistan'dan gelen tüccarlar vasıtasıyla, ilk kez İslam diniyle tanıştı. 15. yüzyılda Müslümanlar, Malezya halkının çoğunu oluşturdu. Ülke nüfusunun yarıdan fazlasını meydana getiren Malaylar, Anayasaya göre Müslüman olarak kabul edilmekte ve kendilerine önemli ayrıcalıklar tanınmaktadır. Kamu görevleri, iş dünyası ve eğitim alanında sağlanan bu ayrıcalıklar, din değiştirmeleri halinde kaybedilmektedir. Ülkedeki Çinliler Budizm’e, Hintler ise Hinduizm’e inanmaktadırlar. Hristiyanlık, Malay olmayan bumiputralar arasında yaygındır.

Malaylar ve diğer Müslümanların evlilik, boşanma, velayet, miras ile ilgili davalarına şeriat mahkemeleri bakıyor. Bu mahkemelerin kararları için temyize gidilemiyor. Çinli ve Hintlerin tüm davaları ise kamu mahkemelerinde görülüyor.

İslam;Sünni teolojisi ve Şafii fıkhı ile uygulanıyor. Kral, ülkede İslam’ın koruyucusu olup, kraliyet ailesi üyeleri İslam’dan çıktıkları takdirde, bazı önceliklerini kaybedebilirler.

Farklı dini grupların arasındaki ilişkiler genellikle hoşgörülüdür. Doğum Bayramı( Noel ), Çin Yeni Yılı ve Divali, Mevlid Kandili gibi farklı dinlerin bayramları ayrı ayrı milli ve dini bayramlar olarak ilan edilmiştir.

Kedah, Kelantan ve Terengganu eyaletlerinde Perşembe öğleden sonra ve Cuma günleri Müslüman kesim için haftalık tatil günleri, Pazar günü ise çalışma günüdür. Diğer eyaletlerde ise Cumartesi-Pazar tatili uygulaması vardır.

                                                                       ***
Dil

Malezya’nın resmi dili, Malaycadır. Brunei ve Singapur’un da resmi dili olan Malayca; Tayland, Filipinler ve Endonezya’daki Malaylarla birlikte, 30 milyon kişi tarafından konuşulmaktadır.

Malay dili, 15. Yüzyılda bölgede yayılan İslamiyetin etkisiyle, bünyesine pek çok Arapça, Farsça ve Urduca kelime almıştır. İslamiyet’ten sonra, Hindistan alfabesi yerine Arapçadan uyarlanan Jawi( Cavi ) alfabesi kullanılmış, İslam dini ve kültürel terminolojisi özümsenerek, Malayca, Güneydoğu Asya bölgesinde, İslami eğitim dili haline gelmiştir. Jawi( Cavi ) alfabesi, halen sadece dini açıdan kullanılmakta, Malay dili ise Latin alfabesiyle yazılmaktadır.

Ülkede, Malayların yanı sıra, Hintli Tamillerin Tamilcesi, Peranakan Çinlilerin Çincesi büyük yoğunlukta olmak üzere, konuşulan dil sayısı 137’dir. Bir zamanlar ülkede devlet dili olan İngilizce, hâlâ güçlü bir ikici dil olmaya devam etmektedir. İş dünyasında İngilizce kullanımı hayli yaygındır

                                                                         ***
Ekonomik Yapı

Dünyanın önemli kauçuk ve dünyanın ikinci büyük palm yağı üreticisidir. Palm yağı üretimi 2012 yılında 19,4 milyon tona ulaşmış ve Malezya dünya palm yağı üretiminin %39’unu ve dünya ihracatının %44’ünü gerçekleştirmiştir. Ülkenin ana tarımsal ürünleri palm yağı, kauçuk, kakao, hindistan cevizi, tropik meyveler, sebzeler, pirinç, tütün, biber ve diğer baharatlardır. 

İmalat sanayii, son 20 yılda Malezya’da genel ekonomik büyümeyi etkileyen ana faktörlerden biri olmuştur. İmalat sektöründeki başlıca gruplar; elektrikli ve elektronik aletler, tekstil, kimyasal ürünler, ulaşım araçları, inşaat malzemeleri, ağaç ve işlenmiş tarım ürünleridir. En önemli ihracatı elektronik ürünler üzerinedir. Fakat bu üretimler ağırlıklı olarak ithal ara mallara bağımlıdır. Yerli düşük fiyatlı otomobil firmaları, Proton ve Perodua uluslararası pazarda diğer markalarla rekabet edecek duruma gelmiştir.

Maden bakımından da zengin bir ülke olan Malezya, kalay üretiminde dünya birincisi olup, dünya kalay üretiminin%70’ini karşılar.

                                                                            ***
Enerji

Petrol ihtiyacının %80’ninden fazlasını kendi topraklarından üretir. Ülkede çıkan petrol kaliteli olduğu için ihraç edilir ve yurt içi ihtiyacı, ithalatla karşılanır. Malezya, doğal gaz rezervleri bakımından dünya sıralamasında 14. sırada, ham petrol rezervleri bakımından da 23. sıradadır. 2011 yılında Petrol ve doğal gaz sektörü devlet gelirlerinin yaklaşık % 35’ini oluşturmuştur.

                                                                            ***
Ulaştırma

Malezya, karayolları ağı ile Asya’nın ulaşım ağı açısından en iyi karayolu sistemine sahip ülkelerinden biridir. 2010 yılı itibariyle ülkede 116.169 km uzunluğunda asfaltlanmış yol bulunur. Ülkedeki demiryolu uzunluğu ise 2,418 km’dir. Malezya’da toplam 58 havalimanı vardır. Bunlardan Kuala Lumpur, Johor, Penang, Langkawi, Kota Kinabalu ve Kuching’de olanlar uluslararası havalanlarıdır.

                                                                            ***
İhracat – İthalat

Malezya'nın dış ticaretinde en önemli ülkeler ABD, Çin, Singapur ve Japonya'dır. Bu dört ülkenin Malezya’nın toplam dış ticareti içindeki payları %50’ye yakındır. Bu ülkelerin dışında Malezya'nın ticaret ortakları arasında; Avrupa Birliği üyeleri ve ASEAN üyeleri ile diğer Asya Pasifik Ülkeleri vardır. Malezya ile olan ticaretimizde; 2013 yılında ihracatımız 272 milyon dolar, ithalatımız 1,2 milyar dolar olmuştur.

Başlıca İhraç Ürünleri: Elektronik Cihazlar, petrol, doğal gaz, ahşap, ahşap ürünler, palm yağı, lastik, tekstil, kimyasallar

Başlıca İthal Ürünleri: Elektronik Cihazlar, Makineler, Petrol Ürünleri, Plastik, Araçlar, Demir – Çelik Ürünleri, Kimyasallar.

                                                                            ***
Temel Ekonomik Göstergeler

Daha önceleri ekonomik büyüme ve gelişmesi madeni ve tarımsal ürünlere bağlı olan Malezya; son 20 yılda hızla sanayileşmiş ve sanayi sektörünün GSYİH’daki payı 2011 yılı itibariyle %27,9’ a ulaşmıştır. Hizmet sektörü ise %48,2’lik oranı ile GSYİH’daki en önemli payı almaktadır.

2010 yılında %7,4, 2011 yılında %5,1 oranında, 2012 yılında ise 5,6 oranında istikrarlı büyümeler yaşamıştır. 2013 yılı sonunda bu büyüme oranının önceki üç yıla göre bir düşüş yaşadığı görülmüş ve %4,4 olarak gerçekleşmiştir. Enflasyon oranı, 2010 yılında %2,2 oranında gerçekleşirken, işsizlik oranı %3,2 olarak açıklanmıştır. Kişi Başına Düşen Milli Gelir: 9.700 dolardır.

                                                                           ***
Turizm

Malezya 2012 yılında 25 milyon turisti ağırlamış ve dünyada en çok turist çeken ülkeler listesinde ilk on içerisinde yer edinmiştir.

Öğrenciler orta öğrenimden sonra özel yüksek öğretim kurumlarına kaydolma seçeneğine sahiptir. Bu kurumların birçoğu, yabancı bir enstitü veya üniversite ile işbirliği içinde - özellikle Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Avustralya'da - işbirliği yaparak kurslar sunar ve öğrencilerin kurslarının bir kısmını yurt dışında geçirmelerini sağlar.

                                                                            ***

Wau - Malazya’da Geleneksel Uçurtma 

Malayca wau denilen uçurtmanın, Malezya’nın geleneksel yaşamında önemli bir yeri vardır. Uçurtma konusunda çeşitli yaşlar için eğlence, oyun ya da yarışmalar düzenleniyor. Değerlendirmeler; şekil güzelliği, uçurtmanın özgünlüğü, renkleri ve büyüklüğü gibi kıstaslara göre yapılıyor. Wau adının ortaya çıkması, uçurtmaya bağlı olan yayın sesiyle de ilişkilidir. Havaya kaldırıldığında, yay üzerine yerleştirilen yapraklar ritmik bir şekilde "wau" sesi çıkarır.

Çerçeveleme olarak bambunun kullanıldığı uçurtmaların, pek çok çeşidi bulunuyor. Bunlardan en yaygını, Malezya Uçurtması( Malay Kite ) olarak da bilinen elmas şeklindeki, kuyruksuz Wau Kikik”tir.    Ayrıca, Wau Bulan (Ay Uçurtması), Wau Kucing( Kedi Uçurtması) ve Wau Jalabudi (Kadınlar Uçurtması) gibi yaygın olarak bilinen birçok Wau vardır. Bu Wau türleri, ulusal uçurtma yarışlarında Ulusal Uçurtmalar olarak kabul edilir.

Wau bulan'ın büyüklüğü diğer tüm Malezya uçurtmalarından daha büyüktür. Tipik boyut 2,5 m genişliğinde ve 3,5 m uzunluğundadır. Daha belirgin hale getirmek için, uçurtma,  normalde büyük, güçlü renkli desenlerle dekore edilir. Doğru renk verildiğinde, wau bulan, uçarken, yükselen bir hilale benzer. Wau bulan, adını, alt bölümünün hilal şeklindeki görünümünden almıştır.

                                                                            ***

Sepak takraw ( Ayak Voleybolu )

Sepak takraw,  veya “tekme voleybolu/ayak voleybolu”, Malezya’nın ulusal sporu olduğu gibi, Güneydoğu Asya ülkelerinde de çok sevilen bir spordur. Asya Oyunları ve Güneydoğu Asya Oyunları gibi uluslararası spor etkinliklerinde önemli bir yeri vardır. Bu sporun ismi Malezya’da “Sepak raga” diye bilinir. İlk olarak 15. Yüzyılda oynanmaya başlanan Sepak Takraw’ın resmi ismi, 1965 yılında konmuştur.

Üçer kişilik iki takım tarafından oynanır ve el dışında vücudun bütün kısımları kullanılabilir. Voleybol gibi bir file oyunudur. Çok sert plastik ve bambu saplarından yapılan top, yaklaşık 250 gram ağırlığındadır.

Oyun, filenin kenarında bulunan yarım dairedeki oyuncunun, alanın ortasındaki servis dairesinde bekleyen oyuncuya topu elle fırlatmasıyla başlar. Servisçi, kendisine gönderilen topu ayak vuruşuyla rakip sahaya gönderir. Bu sırada rakip oyunculardan birisinin ayağı, kendi yarı alanı içerisindeki servis dairesinde bulunmalıdır. Karşılaşmalar 15 sayı üzerinden üç set olarak oynanır. İki tarafın da 12’şer oyuncusu vardır ve her oyunda farklı bir üçlü sahaya çıkar.

                                                                            ***

Bilim ve Teknoloji

Rusya ile 2006 yılında bir uzay uçuş programı imzalayan Malezya, 10 Ekim 2007 tarihinde ilk astronotunu uzaya gönderdi. Ülkesinin Rusya’dan satın aldığı ( milyar dolarlık ) 18 adet savaş uçağı karşılığında programa dâhil olan Malezyalı Astronot Ortopedist Cerrah Şeyh Muszaphar; Soyuz TMA-11 ile gittiği uluslararası uzay istasyonundan, 21 Ekim 2007 tarihinde Soyuz TMA 10 ile döndü.

                                                                              ***

Bomoh( Şaman, büyücü )

Bir Malay şamanı olan “bomoh”, bitkisel ilaçlarla iyileştiren, geleneksel bir şifacı ve büyücüydü. Uzmanlıkları şifalı otlardı.  Ruhlar ve tanrılar arasında bir aracı görevi yürütürdü. Ruhların hastaları iyileştirebileceği, kayıp kişileri arayabileceği, hastalık ve sefalet için kullanılabileceği ileri sürülürdü.

Bomoh’un bu sanatı, 1970 ve 1980’lerdeki İslami canlanmaya kadar büyük ölçüde devam etti. Daha sonra, potansiyel olan “kara büyüleri” nedeniyle Müslüman inancından sapkın olarak görüldü. Bu dönemde geleneksel bitkisel ilaçlarda ciddi bir düşüş görüldü ve birçok sahte uygulayıcı boşluğu doldurdu. Günümüzde pek çok “bomoh”, Kuran ayetlerini okumak veya Allah’ın isimlerini çağırmak gibi yöntemler kullansalar da, kendilerine kuşkuyla bakılıyor. https://www.youtube.com/watch?v=s954djVFm8Y&list=PLZz6mPK3iQM5WoAHrdn_yT43v91JRq3HU&index=5

                                                                             ***





1 yorum: